WILDARIUM'a HOŞ GELDİNİZ!

Türkiye'nin ilk ve tek en kapsamlı egzotik canlı ve botanik alan tasarım mimarı olan wildarium'a hoş geldiniz. Tüm özelliklerine erişmek için şimdi kaydolun. Kayıt olduktan sonra giriş yaptığınızda, kendi içeriğinizi göndererek veya mevcut içeriklere cevap göndererek bu platforma katkıda buluna bileceksin. Profilini özelleştirebilir, ödül puanlarınızı içerik yazarak toplayabilirsiniz, diğer üyelerle kendi özel gelen kutunuz üzerinden iletişim kurabilir ve çok daha fazlasını yapabilirsiniz! Bu mesaj, oturum açtıktan sonra kaldırılacaktır.

Beğenilenler


Popular Content

Showing most liked content since 22-07-2016 tüm alanlarda

  1. Herkese merhaba… 2015 yılı ağustos ayından bu güne aşağıda ilk kurulum fotoğraflarını gördüğünüz paludaryuma sahibim bu süre zarfında kurulum sonrası yaşadığım teknik sorunları ve özellikle ülkemizde bulunabilen (benim Ankara’da ulaşabildiğim) ve paludaryum şartlarını uyum sağlayabilen bitkilerin gelişimlerini kendi tecrübelerime dayanarak anlatmaya çalışacağım. Paludaryum kurmak isteyenlere yol gösterici olur sanırım.Siyah yazılar ilk kurulumda tanıtım için yazdığım yazılar, kırmızılar ise arada geçen zamandaki görüşlerimdir. Tank: 70x35x25 standart akvaryum, Dik pozisyonda duruyor, öne 25 cm yükseliğinde cam takıldı. ( boyutlarım özellikle önden görünen en olarak çok dar, o zamanın şartlarında bunu sokabilmiştik eve !!! şimdi 60x60x45 veya 60x90x45 oranlarının daha uygun olacağını düşünüyorum. Su kısmı ile kara kısmının ölçeği görsellik açısından önemli 1/3 su 2/3 kara ölçeği en uygun kombinasyon bence ) Sürgülü sistem kaydırmalı tek parça ön kapak (camı delmek zor geldiğinden böyle yapmıştım, istediğim ölçülerde cama cam menteşede bulamadım. Tek parça cam olması dolayısıyla arada küçük bir boşluk oluyor. Önceleri korkmuştum nem sorunu yaşarmıyım diye ancak bu durumun havalandırma açısından olumlu olduğu kanaatindeyim) Su Miktarı : Yaklaşık 20 lt (su miktarım oran ve görüntü olarak yeterli gelse de istediğim balık türlerini kaldıracak hacimde değil, üstteki ölçülerde sanırım 50 lt yi geçer ve daha uygun olur. Şelaleye su devirdaimi taşın arkasına saklı iç filtre kafa motoru ile sağlanıyor. ( motoru saklamak görüntü açısından güzel, temizlik açısından zorlayıcı oldu.su devir daim aşamasında alt kısma çok fazla miktarda toprak ve artık taşıyor bu sebeple motoru sık sık temizlemek gerekiyor. Bu anlamda takıp çıkartma için bir sistem yapılması gerekli, su çizgisini üstünden arka camı delip dış filtre kullanmak Görüntü/Temizlik ve Kullanım açısından daha mantıklı) Arkaplan tamamen siyah strafor üzerinde herhangi bir kaplama yok. Daha önce yaptığım derz dolgu kaplamalı paludaryumda çatlama sorunları yaşadığım ve paludaryumu bitki kaplama ağırlıklı düşündüğüm için böyle yaptım. (bu bilinçli bir tercihti hiç sorun yaşamadım, bitki yoğun olduğu için strafor görünmemekte, sadece kat kat straforları güzel yapıştırmamışım aradan su kaçışı oluyor, dere kısmına kaplama veya iyi yapıştırma yapabilirmişim) Işıklandırma: 1 adet T8 grolight, 1adet T8 beyaz, 2 adet Led ampul (üst kısımda özel kapak içinde)/(şu anda 30 w led + 3 w uv + su kısımı için için 5630 Barled, Boyutlarım sebebiyle grolux floyu verimli kullanamadım ama kullanmak isterdim. Zamanla 30 w slim led projektöre döndüm, daha kompakt ve etkili, tepeden su kısmına etkili ışık geçirmekte zorlandım, mercekli led bağladım bir ara ancak ışığa doğru hızla büyüyen bitkiler araya girip ışığı kesti bende su çizgisine bar led takviyesi yaptım. Daha profesyonel sistemlerle bitkilerde farklar yaratılabilir, ışıklandırma maddi imkan meselesi, ışık fazla veya az olunca bitkiler ışığa uzuyor veya genişlemeye geçiyorlar, ben boyutlarım sebebiyle bunu istemiyordum. Yerlerinde mutlu olsunlar yeter Havalandırma: 1 adet 5v pc fanı günde 4 defa 15 dk çalışıyor (üst kısımda özel kapak içinde)( zaman içinde 1 defaya indirdim sebebi de ön kapak camı sürgülü olduğu için bir miktar boşluk var buda havalandırmaya gereksinimi azalttı. Sulama : Günde 2 defa 1/2 dakika 2 adet sisleme nozülden otomatik yağmur suyu spreyleme (üst kısımda özel kapak içinde) olabilecek en uygun fiyatlı yağmurlama sistemi Tofaş silecek suyu motoruna bağlı iki adet sisleme nozülü var damlacık boyutum biraz iri daha ince olsa iyi olabilirdi. Ama bu durumda yağmur efekti yaratıyor. Su kısmımda bir gider olmadığı için iki kere az miktarlı taşma yaşadım. Mobilya hafif kabardı .Motorun şelaleye çektiği suyu durunca salmasından kaynaklıydı. Artık su seviyesi ayarını biliyorum.) Sisleme Ultrasonik nem makinası ile günde 15 dakika (başlarda sürekli kullandım, görselliği çok güzel, mobilyanın altından kalın hortumla en üstten buhar verildi. Hortumun kıvrım yerlerinde su birikmesi oluyor buhar akışını kesebiliyor. Dikkatli olmak gerek . Canlılar: Hayaller Bişir/ gerçekler Betta (daha ilk kurarken aklımdaki balık senegal bişiriydi çünkü suyun büyük bir bölümü karanlıkta kalıyor. Bu balıkta görmediği için çok uygundu, ancak malum su miktarım çok azdı. Hızlı büyüyen bir balık diye araştırmıştım(aslında çokta hızlı büyümüyormuş) yine de eziyet etmek istemedim. (Petshopta benim hacmimde 10 tanesi bir arada yaşıyorlar) İlk bettamı uzun süre yaşattım. Şelaleye su taşıyan hortumun arasından girip sıkışarak ölmüştü arkada, ondan sonra bu kısmı dikkatlice kapattım. İkinci bettam hala yaşıyor. Motor bazı alanlarda bettayı rahatsız edecek kadar Hızlı olsa da saklanma alanları olduğu için sorun yaşamıyor. Bir ara oğlumun iki adet japonunu atmıştık onlarda çok sevmişti bütün su üstü bitkilerimi yediler o ayrı konu) İlk kurulumda 5 adet elma salyangozum vardı.( İnanılmaz sevdiler defalarca yavru aldım. Bir ara yan cam tamamen salyangoz yumurtası ile doluydu. zamanla azalttım.) Bitkiler: Anubias barteri ( rizomları su içinde yaprakların yarısı su dışında çok iyi uyum sağlayıp büyüdüler (az ışık almalarına rağmen su altı yaprakları yosun tutuyor, arada çıkartıp temizlemek gerekiyor.) Hydrocotyle leucocephala (Hem sucul hem de karasal ortamda kullanıldı) Paludaryum için inanılmaz güzel bir bitki kısa sürede adapte olup hızla büyüyor.sık sık budama istiyor, 15 günlük yaz tatilinde bütün her yeri sarıp dışarı taşmıştı) Hydrocotyle Tripartita – Sp. Japan (leucocephala nın yaprak boyutunun büyük olması sebebiyle bunu ekledim aynı gelişimi alırsam zamanla buna döneceğim) Java moss (Su altındaki taşa sarma amacım vardı, ancak istediğim gelişmeyi gösteremedi ışıksızlıktan ) Vesicularia montagnei (Christmas Moss) (su kara birleşimini çok güzel sardı, emerse çıkmakta zorlanıyor) Java fern (Su ile kara birleşiminde, emers ortama beklediğim kadar iyi adapte olamadı, gerilemedi ama çoğalmadı da ) Lemna minör (pistia daha uygun su mercimeğinin görüntüsünü çok sevmeme rağmen ölünce sararan ve arsız bir tür) Pistia stratiotes (Kontrolu kolay bir su üstü bitkisi zaman zaman uzun kök oluşumu ile su altı görüntüsü çok güzel oluyor) Cyprus alternifolius (uzaması ve boyutları sebebiyle çıkarıldı. Üstü açık olmayan sistemlerde kullanılmasını tavsiye etmem.) Nepenthes ventrata (Etobur bitki, kırmızı sürahi kapanları bu bitkiye ait) kapalı alanda ve led ışıkla yeni çıkan sürahilerin boyu küçüldü. Paludaryumu kurma amacımdı, nemi bulunca hızla büyüdü. İki kere budadım. Bir keredeana bitkiyi tamamen çıkartıp yavruları bıraktım) Nepenthes tobiaca (Etobur bitki, Alt tarafta küçük olan yeni dal ve s,ürahi oluşturmaya başladı) (Gelişimi iyi idi küçük boyutu sebebiyle uygundu ancak çoğaltmak amacıyla paludaryumdan çıkartıldı) Guzmania lingulata (kapalı ortamda çiçek açtıramadım ama çoğaltmayı başardım vazgeçilmezlerimden) Tillandsia cynea (kapalı ortamda çiçek açtıramadım) Helxine soleirolii (arap saçı) hızlı ve kontrolsüz yayılıyor, sürekli budama istemekte ,yakın zamanda bunun yerine cuba bitkisine geçtim daha uygun ve benzer görünüşte) Moss (3 farklı çeşit kara yosunu, 1 adette sucul yosun )( kara yosunları görsellik olarak çok yakışmakla birlikte, sabit sıcaklık sebebiyle dormancy girmemekten belli bir süre sonra kararıyorlar)uyum sağlatabildiğim 2 tür oldu) Fern Eğrelti (2 adet farklı tür yabani eğreltiyi adapte edebildim Adiantum raddianum görüntüsünü çok sevdiğim bir tür, ve yeni keşfettiğim küçük bir eğrelti) lichenes 2 farklı tür liken (gelişimleri iç acıcı değil hızla karardılar) (Bitkiler konusunda geçen zaman zarfında genel olarak küçülmeye gittim diyebilirim. Daha küçük yapraklıları, daha az yayılanları gibi , isteyipte bulamadığım bitkiler oldu ficus pimula ve mini orkideler gibi zamanla bulursam eklerim) şimdilik bu kadar... Teşekkürler... Fotoğraf yüklemek ile sorun yaşıyorum, çözülürse daha yükleyebilrim..
    4 likes
  2. Merhaba arkadaşlar; Gün geçtikçe sektördeki yerimizi sağlamlaştırmak ve size daha hızlı,güven dolu aynı zamanda profesyonel hizmet vermek için çaba göstermekteyiz. Yeni aldığımız karar ile '' YABAN TV '' de TV reklamlarımızın yayınlaması için ilk adımları attık ve gerekli üzerimize düşen sorumlulukları tamamladık. Bugün Yaban TV belki yarın öbür gün otobüs,metro yada benzeri billboard 'da www.surungenpazari.com ve www.wildarium.com 'u görebilirsiniz. '' BİZ DAHA İYİSİNİ YAPANA KADAR ... EN İYİSİ BU ... ''
    4 likes
  3. İçinde kendi minyatür bahçenizi hatta ormanınızı gördüğünüz, dahası bunu masanızda sergilediğiniz bir mini eko sistemdir teraryumlar.
    4 likes
  4. Crested Gecko Crested gecko 1994'e kadar Yeni Kaledonya'da soyu tükendiği sanılan bir gecko türüdür. 1994'te yeniden keşfedilmiş ve captive bred olarak üretilip hobiye kazandırılmıştır. Tanım Ağaçlarda yaşayan gececil canlılardır, gündüzleri saklanır geceleri avlanırlar, her yüzeye tırmanabilirler ve iyi zıplarlar. Stresten ve sert temaslardan dolayı kuyruklarını bırakırlar yerine yenisi çıkmaz lakin bu hobi de sık karşılaşılan bir durumdur. Gözkapakları yoktur, gözlerine gelen tozları silmek ve gözlerini nemlendirmek için dillerini kullanırlar. Yaşam Alanı Adult boyda bir crested gecko için minimum teraryum ölçüleri 30*30*45 olmalıdır. Teraryumun yüksekliği boy ve eninden fazla olmalıdır. Teraryumda bolca dal ve bitki bulunmalıdır, ayrıca saklanma mağarası bulunmalıdır. 1e 3d şeklinde bakılabilirler. Taban alanında 5 cm derinliğinde torf bulunmalıdır.Kullanılacak özel bir ışık yoktur hareketlerini gözlemlemek için led ışıklar kullanılabilir, ısı veren ışıklar kullanılmamalıdır. Sıcaklık ve Nem Gündüzleri 26-28°C sıcaklık aralığında olmalıdır. Geceleri 22°C civarı olmalıdır.Kış aylarında teraryumun bir tarafı sıcak bir tarafı serin olmalıdır sıcak bölge için ısıtıcı ped kullanılabilir. Nem ise %60 civarı olmalıdır. Günde 2 defa teraryuma sprey ile su sıkılmalıdır. **Beslenme** Hem böcek hem meyve yerler eğer bulunabilirse "repashy crested gecko diet" uygun bir üründür. Ama bulunamazsa bir gün meyve bir gün böcekçil beslenebilir cırcır böceği, un kurdu, dubia ve diğer böcekler onlar için uygun besinlerdir, böceğin boyu gecko'nun iki gözü arasındaki mesafeden küçük olmalıdır. Verilebilecek meyveler ise(püre şeklinde) muz, şeftali, kayısı, mango, armut olabilir.Haftada 3 defa d3lü kalsiyuma bulanmış böcek verilmelidir 2 haftada bir de aynı şekilde multivitamin verilmelidir. Ayrıca böyle bir sistem uygulanabilir. Crested geckolar renk ve morph zenginliğine sahiptir.
    3 likes
  5. Bir paludaryum vazgeçilmezi karasal bitkilerin atası olarak kabul edilen, eğreltiler ile birlikte çiçeksiz bitkileri oluşturan yosunlar bence çok özel türler, yaklaşık 11,500 saptanmış türü var ve latince Bryophyta olarak sınıflandırılıyorlar. Bir süre sadece yosunlardan oluşan küçük bir paludaryumda kurmuştum. Bütün kurulumlarında her türünü kullanmayı ve gelişimlerini izlemeyi çok severim. Küçük bir koleksiyona da sahibim. Paludaryumda kullanabileceklerimiz karasal ve su altı türleri olarak ikiye ayrılıyorlar. Sucul Yosunlarla Başlayabiliriz. Genel olarak paludaryumda kullanım için çok nem istediklerini söyleyebilirim. Ortam nemi düşükse emerste önce yaprak küçültüyorlar. Devamında büyümeyi durdurup kuruyorlar, nem yüksekse ve suya erişimleri varsa coşuyorlar. Özellikle dal vb ortamlara tutunup sarabiliyorlar. Akvaryumlarda sıklıkla kullanılan yosunlardan benim tecrübe edebildiğim 3 tür var. 1- Taxiphyllum barbieri (Java Moss) Çok sık kullanılan ve görüntüsü güzel bir tür, sık ve ipliksi bir görüntüsü var, ilk kurulumumda kayaları kaplamak için kullanmıştım, biraz yavaş büyüyor. Emerse çıkabiliyor ama çok nem istemekte 2- Vesicularia montagnei (Christmas Moss) Favori türüm gerek çam yapraklarını andıran görüntüsü gerekse emers ortama daha dayanıklı olması sebebiyle çok kullanıyorum. Su içinde üst üste ve sık gelişen görüntüsü çok hoşuma gidiyor. Emerste daha kısa yaprak çıkartıyor. Nem yüksekse hızlı gelişiyor. 3- Taxiphyllum sp. (Flame Moss) öncekilere nazaran çok daha zor ama sucul alanda çok güzel görüntüsü olan bir tür. Tabanda kullanınca yukarı doğru kıvrılarak uzuyor. Emers olarak birkaç deneme yaptım ancak başarılı olamadım. Genelde kuruyup kayboldular. Muhtemeldir ki en yüksek nem isteyen bir tür, zaten karasal ortamda sudaki efekti veremeyeceği içinde çok uğraşmadım. Su içinde gayet güzel. Bunlardan başka bir çok su yosunu türü bulunmakta, eminim kullanım olarak daha uygun türler vardır. Kendi adıma iki adet türü daha denemek istiyorum biri moss ball yapılan tür biri de pelia, Benim tecrübelerim bu kadarla sınırlı ilerde farklı türler edinirsem eklemeler yaparım Riccia içinde küçük bir de parantez açalım (Riccia fluitans bir yosun değil, su üstü bitkisi ancak görünüş olarak yosunlara çok benziyor. Su üstü bitkisi olması sebebiyle emers ortamda çok güzel ve hızlı gelişebiliyor. Zaman zaman taban bitkisi gibi kayaların üzerine misina ile sarılarak kullanılıyor. Bende denedim ama sarımdan kurtulup dağılıyorlar. Su yüzeyine çıkan taş kütük gibi objelerin üstünde kullanırsanız açık yeşil rengi ile çok dekoratif duruyor.) İkinci türler ise Kara Yosunları Doğada gölge ve serin nemli ortamlarda bol bol bulunabilen kara yosunlarının bir çok ortamda yaşayabilen çok fazla türü mevcut, biraz dikkatli bakınca yosun deyip geçtiğimiz bitkilerin aslında çok farklı türler olduğunu görebilirisiniz. Ben ne zaman doğaya çıksam az az değişik türlerinden örnekler toplarım. Şeffaf kapalı bir kapta yeteri kadar nem sağlanırsa uzun zaman bakabilir ve yetiştirebilirsiniz. Ancak dikkat edilmesi gereken birkaç küçük ayrıntısı var. İlk nokta yosunu topladığınız mecra olacaktır. Bazı yosunlar taşların üstünde, bazıları toprakta, bazıları çürümüş yaprak vb artıkların üstünde bazıları da ağaçların üstünde yetişirler. Yetiştiği yer ile kullanacağımız yerin aynı olmasına dikkat etmelisiniz. Ağaçtan aldığınız bir yosun parçasını toprakta uzun süreli yaşatamazsınız. Bu durum tersi içinde geçerli, Paludaryumda kullandığınız kütüğün üstüne yosun koymak istiyorsanız doğada ağaç üstünde yetişen bir tür bulmalısınız. Ben özellikle küçük dallar ve küçük taşları üzerindeki yosunları ile topluyorum. Tabanından ayırmıyorum. Diğer türleri ise dikkatlice köşelerinden en az zararla tabaka halinde sökmeye çalışıyorum. Topraktan söktüklerimi şeffaf kapta kumun üstünde, topraktan söktüklerimi ise yaprak veya humus veya sünger üzerinde uzun süre saklayabiliyorum. Sünger gözenekli havadar yapısı ve suyu emip iletmesi açısından çok kullanışlı bir medya büyük bir süngeri şeffaf kaba koyup altına biraz su ekleyip yosunu üstüne koyun ve kapağı kapayın uzun süre yeşil ve canlı kalacaktır. arada havalandırmayı unutmayın. Gelelim en can alıcı noktaya, bulduk sakladık ve paludaryuma ekledik. Nem ve sulamayı da eksik etmedik ama bir süre sonra sarardı ve bozuldu. Sebebi ne ? Tam olarak 3 sebebi var. Kullandığınız su, en önemli sebep bu yosunların kökleri olmadığı için suyu ve besin maddelerini yapraklarındaki gözeneklerinden alırlar. Siz kara yosununu kireçli, kimyasallı çeşme suyu ile sularsanız eninde sonunda o maddeler gözenekleri kapayıp ölüme sebep olacaklardır. Kullanmanız gereken yağmur suyu veya ro dediğimiz saf su dur. Saf su ile yosunlar uzun süre yaşayacaklardır. Havalandırma , doğadaki sürekli rüzgar ve havadar ortamdan söktüğünüz yosunu kapalı bir ortama koyduğunuzda üstünde mantar vb gelişimler hızlanır. Belli bir noktada yosuna zarar vermeye başlarlar. Bu yüzden paludaryumlarda küçük bir fan yardımı ile hava sirkülasyonu sağlanmalıdır. Bulunduğumuz İklim kuşağı, su sirkülasyon tamam uzun süre baktık gelişti ama bir noktada yine sarardı sebebi başlıkta belirtildi. Bulunduğumuz iklim kuşağındaki bitkiler dormancy denen dinlenme sürecine ihtiyaç duyuyorlar. Sürekli aynı sıcaklıktaki paludaryumlar ise duruma elverişli değiller. Yosunlarında fotosentez yapan bitkiler olduğunu unutmayın, gölgede yaşamaları ışık sevmedikleri anlamına gelmez sadece direk güneş ışığı zararlıdır. Ne kadar çok ışık olursa o kadar hızlı gelişirler. Doğadan toplayıp eve getirdiğimiz yosunların üstünde bir çok böcek ve mikroskobik canlı yaşamaktadır . yosun ile birlikte bunları da eve soktuğunuzu unutmayın. Bazı insanların yosuna alerjiside vardır. Yosunlar sporlar ile ürerler bu fotoğraftaki oluşumlar spordur. Yerini seven bir yosun bu duruma geçecektir. Yoğurt ile parçalanmış yosun bulamaç halinde sürülerek çoğaltma yöntemi var ancak kapalı ortamda önermiyorum çok kötü koku yapıyor. Son olarak özel bir yosun türünden bahsedeyim. Özellikle orkide ve etobur bitki yetiştirenlerin kullandığı spagnum yosunu, sucul alanlarda yetişen ve yetiştirilen bir tür. Saf suda bakılıyor. Düşük pha sahip kendi torf oluşumu var. Bir çok etobur bitki bunun üzerinde yetiştiriliyor. Kuru halde ve canlı olarak satılıyor. Epifit türler paludaryumlara bunlara sararak ekleniyor.
    3 likes
  6. Bromeliaceae familyası Türkçeleştirdiğimizde Ananasgiller olarak karşımıza çıkıyorlar… Marketlerde satılan ananasların yaprak kısımlarına dikkat ederseniz aynı bromeiladlar gibidir. Hatta bunları alıp yapraklarını kesip köklendirebilirsiniz. Bedavadan bir bromeliadınız olur. Aslen Güney Amerika ve Tropiklerde yayılmış bir çok türü vardır. Paludaryumların en gösterişli bitkileri diyebiliriz. Yüksek nem isteği, dayanıklı uzun ömürlü yaprakları, renk ve çiçekleriyle paludaryumların yıldızlarıdırlar. Özellikle dart frog kurbağa yetiştirenler bu bitkinin ortasındaki su birikintisinde üremesi sebebiyle çok rağbet etmekteler. İki ana grubu var diyebiliriz Birincisi TERRESTRIAL yaşamak için toprağa ihtiyaç duyan türleri, aşağıda listelediklerim ve bunlara benzer türleri ülkemizde sıklıkla bulunabilmekte. Neme oldukça dayanıklı ve seven, küçük saksılarda az miktarda toprakla yaşayabilmesi, gölgeye dayanıklı olmaları sebebiyle Paludaryumlara kolayca uyum sağlarlar. Ortalarında bulunan koninin içinde su olmasından hoşlanırlar. Üretimi çiçeklenme sonrası yandan sürgünler verir, bunları belli bir boya geldikten sonra ayırıp bitkinizi çoğaltabilirsiniz. Guzmania minör, Guzmania lingulata, Vriesea türleri, Aechmea fasciata ve Tillandsia cynea Ülkemizde sıklıkla bulunan türleri, ancak özellikle Vriesea türleri olmak üzere ticari satışı yapılan terrestrial bromeliadlar boyut olarak çok büyükler, küçük boyutlu paludaryumlar da güzel durmuyorlar. Zaman zaman guzmania’nın küçük varyeteleri gelmekte ben onları kullanıyorum. Ya da yandan yavru vermiş bir tane alıp, yavruyu ayırıp paludaryuma ekliyebilirsiniz. EPIPHYTIC topraksızda yaşayabilen türler ise ne yazık ki nadiren bulunabiliyor. Özellikle Neoregelia türü yabancı kurulumlarda sıklıkla karşımıza çıkıyor. Toprağa ihtiyaç duymadığından özellikle dallara bir miktar spagnum yosunuyla tutturularak kullanılıyor. Boyut ve renk olarak çok çeşitliler. Minyatür türleri sıklıkla kullanılıyor. Bunlara ulaşmak zor ama ülkemizde hava bitkisi olarak geçen, epifit Tillandsia türlerine sıklıkla rastlanıyor. Bunlarda toprağa ihtiyaç duymuyorlar. Bir kökleri yok. Ancak kişisel tecrübelerime göre yüksek nemi sevmiyorlar. Sulama sonrası yüksek havalandırma gereksinimleri var. Kapalı ortamlarda bakımları biraz özen istiyor. kendi paludaryumuma eklediğim iki tanesini tatil dolayısıyla çürüttüm. Küçük boyutlu Neoregelia türlerine ulaşmak önümüzdeki süreçte hedeflerimden….
    3 likes
  7. Hepinize selamlar. Haftalardır uğraştığım “Kendi Teraryumun Kendin Yap-DIY” projesini bitirdim. İlk başta kızım Leila ( ball python ) için yuva olarak başladığım bu hevesten inanılmaz keyif aldım resmen hobi gibi oldu diyebilirim. sipariş alabilirim Tabi ki bir Wildarium projeleri kadar profesyonel değil ancak, amatör olarak bu kadar. Herşeyden önce inanılmaz zaman alıyor, ve öyle aman aman ucuzda değil. Tabi sıfır almaktan kesinlikle ucuz ve birçoğunuz bu kadar uğraşacağıma parayı verir hazır alırım diyebilir. Önce son halini görelim, resimden sonra herşeyi aşağıda anlatıyor olacağım. Neyse şimdi adım adım anlatacağım projeyi, yeni hobimi öncelikle masraflardan başlayalım. *Akvaryum ; bu konuda şanslıyım çünkü arkadaşım 100cmX40cm lik akvaryumu hediye etti. Aldığım malzemeler ; ( tabiki siz daha ucuzunu bulabilirsiniz, ayrıca benim terraryum büyük olduğu için çok malzeme gitti. Ve birçok ürünü araştırmadım ilk gördüğümü aldım ) 1- Termometreler ( aliexpress ) 11TL 2- Sahte Yosun Süs ( aliexpress ) 9TL 3- Sahte Bitkiler Süs ( aliexpress ) 40TL 4- Sıcak Mat ( aliexpress ) 32TL 5- 3 adet sarı Poliüretan köpük ( koçtaş ) 57TL 6- 4 adet kahverengi silikon ( koçtaş ) 56TL 7- Taş havuz ( koçtaş-saksı altlığı ) 10TL 8- Yuva ( koçtaş – saksı ) 8TL 9- Hindistan Cevizi Torfu 65lt ( n11 ) 22TL 10- Taş Süs ( akvaryumcu ) 30TL 11- Mango Kökü ( akvaryumcu ) 40TL 12- Arkaplan için Maya temalı alçı kabartma ( özel yapım ) 45TL 13- Akrilik Boya Siyah-Beyaz ( kırtasiye ) 10TL 14- Neon ışık ( bit pazarı ) 35TL RESİMLERDEN SONRA ADIM ADIM ANLATIYORUM.... *Bunları yapabilmek için gereken malzemeler. falçata,eski tornavida,kalem havya, fırça, bol bol latex eldiven *Bu arada Hindistan Cevizi torfunu hem arkaplan hemde taban malzemesi olarak kullanacağım. Hindistan Cevizi torfu sıkıştırılmış olarak satılıyor. Blok tuğla şeklinde alıyoruz. Ben n11.com dan aldım uygun fiyata. Yapımını anlatıyorum biraz zahmetli açıkçası. İlk öncelikle tornavida çekiçle çok kalın olmadan parçalara ayırdım. Büyük bir kova aldım, kovaya ne kadar torf koyacaksanız onun 8katı su koymanız gerekiyor. Ona göre büyükçe bir kova alın. İlk suya koyduğunuzda elinizle suda biraz torfları ufalayın. Daha sonra 1 gün bu suda bekletin. Daha sonra bu torfları elimizle sıka sıka süzüp kullanmadığımız bir çarşafın üzerine seriyoruz. Annelerimizin tarhana serdiği gibi ;D80-90 çocukları iyi bilir. ve birkaç gün bekletiyoruz. Çok rüzgarlı değilse balkonda, eğer rüzgar varsa bir odanızı ayırın. Ben kalorifer dibine koydum. Gün içinde de elimle karıştırarak kurumayan kısımların üste gelmesini sağladım. Neredeyse 1hafta sürüyor kuruma olayı. Ondan sonra torfumuz hem taban malzemesi olarak hem de arkaplan için hazır oluyor. Hadi o zaman başlıyorum. “Resimleri okumalarda sıkıntı olmaması adına en sona ekledim, numaraları ile bildirmeye çalıştım“ İlk olarak akvaryumum baya kötü durumdaydı. Arkadaşım depodan verdiği için kireç lekeleri ve birçok leke ile uğraştım. Kimyasal kullanmamak adına temizlik süngerine ( o yeşil sert kısmına ) sirke ve cep sodası dökerek temizlikleri yaptım, bol su ile temizleyerek ne kireç ne de leke bıraktım. Yuva yapımına geçtim. Ben sonuçta yılan büyüyeceği için büyükçe bir saksı seçtim. Resimde de görüleceği üzere kalem havya ile eriterek giriş yapabileceği şekilde bir kapı yaptım. ( Resim:1 ) Daha sonra bu saksının üzerini süslemeleri daha sonra yapmak adına poliüretan köpük ile kapladım. ( Resim:2 ) Yuvayı iki gün kurutmaya aldım. ( Resim:3 ) Yuvanın kurutulması bittikten sonra falçata yardımı ile istediğimiz şekilleri verdim ( Resim:4 ) Bu kısım benim extram biraz. Arkaplan için yaptırdığım Maya temalı alçı kabartma ile uğraştım. Derinlikler belli olsun diye, ince uçlu tornavida ile biraz oyma işlemi yaptım. Ardından su bazlı siyah beyaz boyamızla gri rengini oluşturarak boyamaya geçtim. Birkaç gri tonunda boyamayı gerçekleştirdim. ( Resim:5-6 ) Şimdi geldik köpüklemeye Arkadaşlar kesinlikle eldiven kullanın böyle iğrenç birşey yok. Bulaşan ellerden 3 gün gitmedi malzeme >:( ilk işim Maya arkaplanı biraz yukarıda tutmak için altına poliüretan köpük spreylerinin kapaklarını koydum. daha sonra kafamıza göre istediğimiz şekillerde tüm arka planı dolduruyoruz. Artık sizin hayal gücünüze kalmış. Burada kurumadan mango köklerini istediğim şekillerde arkaplana sabitledim. ( Resim:7-8-9-10 ) Kuruma için tekrar iki gün bekliyoruz. Ardından tekrar sizin hayal gücünüz Falçata ve kalem havya yardımı ile istediğimiz görüntüyü yapabiliriz. Artıklarıda elektrik süpürgesi ile toplayabiliriz ( Resim:11-12 ) Arkaplanımız için karışımımızı hazırlıyoruz. Sadece Hindistan cevizi torfunu da kullanabilirsiniz. Ben biraz karışım yaptım, çam kabukları, palmiye kabukları, orkide barkı ve yapay yosundan oluşan. ( Resim:13 ) İşin pis kısımlarından biri kahverengi silikon sürme yine eldiven lütfen. Ben ilk etapta bir kapa kahverengi silikonu döküp oradan kalın bir fırça yardımı ile sürmek istedim. Ancak çok yoğun olduğu için fırça ile sürüş imkansız. Ben o yüzden silikonu arkaplana sıkıp eldivenli ellerimle dağıttım. Diğer elimle de çok kurumadan arkaplan karışımını üzerine serpiştiriyoruz. Yine aynı elimizle hafifçe bastırarak arkaplana yapışmasını sağlıyoruz. Ve tüm arkaplanı bunla kaplıyoruz. ( Resim:14-15 ) Kokudan ötürü teraryumu 15 gün balkonda havalandırmaya bırakmamız gerekiyor. Silikon nedeniyle. Kuruma bittikten sonra sahte yeşilliklerle süslemeye geçiyoruz. Bu sırada yuvayı da aynı şekilde kaplayabiliriz. Ben yuvayada kahverengi silikon sürdükten sonra çam kabuğu, hindistan cevizi tordu ve sahte yosun ile kapladım. Ya da akrilik boya ile kaya şeklinde boyama yapabiliriz. ( Resim:16 ) Daha sonra teraryumun yan kısımlarında ve arka kısımlarında poliüretan köpük gözüktüğü için oraları siyah cam boyası ile kapattım ki daha güzel bir görünüm olsun. Teraryumumuz tamamlandı. Şimdi taban malzememizi, sıcak matı, yaptığımız yuvayı, havuzu, termometreleri yerleştirerek teraryumumuzu bitiriyoruz :DGeriye biraz yorgunluk belki ama böyle bir güzelliği yapmanın mutluluğu kalıyor. Ha bir de mutlu mesut bir yılanımız oluyor. ;D Resim1 Resim2 Resim3 Resim4 Resim5 Resim6 Resim7 Resim8 Resim9 Resim10 Resim11 Resim12 Resim13 Resim14 Resim15 Resim16
    3 likes
  8. Merhaba; Çöl tipi hazırlanmış bu harika vivaryum'da akrep türlerine ev sahipliği edebilirsiniz. Bu vivaryum'da Chihuahuan çölünden örneklenme yapışmıştır bu çalışmada. ABD'nin Teksas eyâletinde bulunan, Teksas Şehri El Paso'yu tamamen saran, dağlık bir çöldür. ABD-Meksika sınırı ortalarında uzanır ve Meksika Platosu'nun orta ve kuzey kısımlarını kapsar. ABD'nin New Mexico, Teksas ve Arizona eyaletlerinde, Meksika'nın ise Chihuahua, Coahuila, Durango, Zacatecas ve Nuevo León eyaletlerinde bulunur. 362,600 km² alanı kaplayan çölün en yüksek noktası 1.675 m, en alçak noktası ise 600 m'dir. Çölde toplamda iki milyonu aşan insanı barındıran yerleşim yerleri bulunmaktadır. Bu çölde dev akrepler yaşamaktadır. Beslenen canlı çöl akrebidir ununla alakalı bir çok yazı bulabilirsiniz. Vivarium Detayları; Ölçü : (Y) 300mm x (G) 200mm x (H) 200mm Kullanılan materyaller: Cam, manyetik kapı tutucu ve keçe Dekor ürünleri : Doğal arkaplan, beyaz kum, doğal kayalar, çakıl, kök, bitki, KERA-NATUR örümcek kase. Vivaryum tamamen çöl akrebi için geliştirilmiş LED aydınlatma sistemi kurulmuştur. ( Ay ışığı sensörlü )
    3 likes
  9. Betta Splendens neredeyse sayısız varyasyona sahip bir balıktır, ve bazı aşırı nadir türleri üretebilmek, selective breeding denen yöntem ile mümkündür, bu durum için balığın ortamını kusursuz hazırlamak ve yavru konusunda da yine besleme bakım ve ortam konusunda kusursuz olmak gereklidir.
    3 likes
  10. Latince adı: Zoophobus morio İngilizce adı: Morio worms Türkçe adı: Morio kurdu Morio Kurdu (İngilizce: Morio worms, Latince: Zoophobus morio) Orta Amerika ve Güney Amerika bölgelerinde yaşayan yaşamı boyunca yumurta,larva,pupa,böcek olmak üzere toplam 4 yaşam evresi geçiren bir eklem bacaklı canlı yem türüdür. Morio kurdunun larva formları besin değerleri açısından zengin olduğu için birçok hayvana yem olarak verilir.Sürüngenler,örümcekler, balık ve kuş türleri morio kurdunu severek tüketirler.Besin değeri larva halindeyken daha çok olması ve yumuşak olması canlı yem olarak kullanılmasındaki en önemli sebeptir.Larva boyutları 7 cm kadar olabilen bu canlılar saldırgan ve oldukça oburdur.Havuç,elma,kabak,patates gibi sebze ve meyvelerle beslenen ayrıca yataklığını tüketen morio kurtları besin ve su ihtiyaçlarını karşılamış olurlar.Yaşam alanları genellikle tahıllardan oluşan yataklıklardır.İdeal yaşam alanı sıcaklığı 25-30 derece, ideal nem oranı %60 olmalıdır.Saldırgan oldukları için koloni içerisinde pupa evresine giren canlı koloniye yem olur.Çünkü pupa evresinde fiziksel aktiviteleri azalır ve tehlike anında kaçamazlar.Bu yüzden grub halindeyken pupaya korkularından dönüşmezler.Morio kurdu için en büyük tehdit yamyamlık,kuş saldırıları,mite ve küflenme sorunlarıdır. Morio kurdunun her gün aynı canlıya yem olarak verilmesi yağlanmayı artıracağı için doğru değildir.Beslediğiniz hayvana göre haftada 3-4 kez larva olarak verilmesi daha sağlıklı olacaktır.Ayrıca böcek evresindeyken verilen canlı yemler büyük oldukları için canlıların ağız ve boğazlarına zarar verecektir. Büyük sürüngenler,tarantulalar ve amfibiler tarafından en çok tercih edilen yemlerden biridir. Üretimi kolay olmasa da bakımı ve saklanması kolaydır. Yetişkin bir larva(kurt) 4-5cm arası büyüklüğe ulaşır. Hem yüksek protein hem de yüksek yağ ihtiva eder. Bu nedenle sürekli yem olması zararlıdır, yem olduğu canlıda yağlanma problemi ortaya çıkar. Kış uykusuna yatırılan canlıların yağ depolamasında ise bu dezavantaj avantaja dönüşür. ÜRETİM: Orta boy bir saklama kabında, un kurdu bakar gibi; kepek, mısır unu,talaş vs.. karıştırılarak yataklık oluşturulur. Yataklığa zaman zaman ekleme yapılmalıdır, un kurdundan farklı olarak yataklığı daha kısa zamanda tüketirler. Havuç,elma,patates sevdiği yiyecekler arasındadır. Mite vs. oluşumunu engellemek için verilen meyveler en fazla bir gün sonra çıkarılmalıdır. Yine mite oluşumuna önlem olarak bakıldıkları kabın ağzı açık bırakılabilir eğer yeteri kadar yüksekse. Tırmanamazlar. Su ihtiyaçları karşılanmalıdır, yoksa sıvı ihtiyacı için birbirlerini yemeye başlarlar. Üretimi bir hayli meşakatlidir. Çok saldırgan oldukları için, grup halindeyken korkudan pupa hale geçemezler, pupaya dönüşür dönüşmez yenileceklerini bilirler. Bunun için üretim hedefleniyorsa aşağıdaki fotoğaftaki gibi kurtları tek tek ayırmak gerekir. Ancak o zaman pupaya ardından böcek hale dönüşürler. Böcekler farklı bir saklama kabında yumurta viyolleriyle beraber üretime alınır ve uzunca bir süre yavrular için beklenir. Hem pupa hem de böcek halleri için 26-32 derece arası sıcaklıkta üretim artar. Avantajları: -Büyük sürüngenleri doyurmada büyük kolaylıktır. -Amfibilerin ihtiaçlarını karşılamakta üstündür.(Pacman, bull frog .. gibi) -Bakımları kolaydır. -Canlılar severek tüketir. Dezavantajları: -Saldırganlardı; zor ölürler, canlıya yem olma anında veya canlının türüne göre yutulma esnasında canlıya zarar verebilirler. Bunun için ölü yem kabul eden canlılarda morionun kafasını ezmek bir yöntem olabilir. -Çok fazla yağ içerirler. Bukalemun gibi canlılarda fazla yağlanma yapar ve zararlıdır. -Ana besin oluşturamazlar.
    3 likes
  11. En ucuz DIY yağmurlama sistemi Paludaryum kurulumlarında yağmur çok kullanılan bir efekt, hazır bir çok sistem alınabilir ama ucuz ve kolay nasıl yaparım derseniz cevabı aşağıda… Öncelikle Bu kullandığım motor ve haznesi (isterseniz ayrı tek motor alıp daha büyük bir bidona da takılabilir) ( Renault silecek suyu motoru 2 lt hazneli motor 20 TL haznesiz tek motor 10 TL) araç yedek parçacılarında bol miktarda ve çeşitte bulunuyor. 12 volt ile çalışıyor. Bir adaptör almanız gerekiyor. Bu motorlar aşağıdaki sisleme ve sprinkler için yeterli basınca ulaşabiliyorlar, akvaryum kafa motorları basınç konusunda yetersizler. Su arıma aletlerinde kullanılan motorlarda kullanılabilir. Ancak başlıkta da dediğimiz gibi en ucuz sistem bu, Bu motorların tek kötü özelliği sesleri, biraz sesli çalışıyorlar ancak kısa süreli çalıştırdığımdan sorun olmuyor. silecek suyu motorları uzun süre çalışmaya uygun değiller o yüzden ben 1 dk çalıştırıyorum, yetmez ise aralıklı olarak 1’er dakika çalıştırıyorum. Yani tek seferde 5-10 dakika çalıştırmıyorum. Zaten piyasadaki zaman saatleri de 1 dk dan az tetikleme yapmıyor. Gardena marka sisleme ucu yapı marketlerde var (5 tanesi 10 TL) ben 2 tanesini kullanıyorum boyut olarak küçük olması ve yağmur efektine en yakın etkiyi bununla alıyorum. damlacık boyutu küçük olsun isterseniz bu veya aşağıdaki sprinkte kullanılabilir mikro sisleme sprinki daha geniş alana sisleme yapabiliyor. ( ben etoburlar bitkiler için bunu kullanıyorum) burada motorun basınç özelliği devreye giriyor Basınç arttıkça damla boyutu küçülüyor sise yaklaşıyor. ve akvaryum dünyasının vazgeçilmezi zaman saati , haftanın her günü bir dakika akşam bir dakika sabah bir dakika olacak şekilde ayarlı dijital olması önemli mekanikler en az 15 dakika çalışabiliyor. dijitaller 1 dakika son olarak ta bir miktar hortum... toplamda ortalama 100 TL gibi bir rakama tam otomatik yağmurlama sisteminiz hazır…. 2 yıla yakındır kullandığım en küçük bir sorun yaratmamış denenmiş bir sistemdir....
    3 likes
  12. 3 likes
  13. Elinize sağlık güzel bir konu olmuş. Evet böyle çözümler yapılabiliyor tabi daha bir çok alternatif de üretilebilir belki. Biz de Burak'ın dediği gibi yukarıdaki sistemi oluşturduk. Daha büyük bir sistem ve depoyu da kendi istediğiniz boyutlara göre ayarlayabildiğiniz için uzun süre bile arkanıza bakmadan yağmurlama sağlayabiliyor. Ben yaklaşık 1-2 senedir Mistking'i kullanıyorum ama en son bir arkadaş için yeni bir yağmurlama sistemi alacakken daha önceki timer arızasını söyleyip -daha önce değişim yapacağını teyit etmişti- yeni timerı da bu paketle yollamasını istemiştim. Ama bana bir çok saçma savunma ile gelince bende siparişi vermiş olduğumuz halde iptal edip o inatla kendim yapacağım dedim. Ve 1 hafta içerisinde Mistking gibi bir sistem kurdum. Tek sıkıntı nozzle olarak elimde fazlalık olduğu için Mistking nozzle'larını kullanmak durumunda kaldım. Ama yaklaşık 1-2 aylık uğraş sonucunda onu da bulabildim. Şuan sistem tamamlanmış halde. Hatta ek olarak çeşme suyu Sediment ve Karbon filtre'den geçerek daha sağlıklı bir su olarak canlıların teraryumlarına ulaşıyor. İlk siparişi de bugün hazırladık pazartesi günü alıcısına teslim edeceğiz. Timer olayını ise mecburen 1'er dakikalık olan dijital prizden sağlayacağız. Ki Mistking'in kaliteli diye bahsettikleri timer ilk haftada bozuldu ve bütün teraryumlarımı su basmıştı. Sürekli takılı halde kaldığı için. O günden beri -yaklaşık 1 senedir- Prizden olan timer hiç bir sıkıntı çıkartmadı bana. Uzun süredir kullandığım bir sistem olduğu için gönül rahatlığıyla kullanılabileceğini biliyorum. Neyse başlığı çok doldurdum sanırım. Yakında kendi konusunu açıp oradan da tanıtırız
    3 likes
  14. Timur tekbas teraryumları ve gelısımlerı
    3 likes
  15. böyle bir aletle saniye hassasiyetle tetikleme yapabilirsiniz.
    3 likes
  16. arkadaşlar selamlar, internetten izlediğim videolarda gaza gelip yılanım için güzel bir teraryum yapmaya karar verdim. solventszi sista kahverengi silikonu arkaplanda yapıştırıcı olarak kullandım, üstünede yapay yosun ve hindistan cevizi torfu serperek doağl bir görünüm elde etmek istedim. resimde de görüleceği üzere hoş biryerlere gidiyordu ancak koku geçmiyor. 3 gündür balkonda havalandırıyorum... ne önerirsiniz? söküp yeni mi yapacağım? yaparsam ne kullanayım, yapıştırıcı olarak?
    3 likes
  17. Dev Afrika Salyangozu ( Achatina fulica) Dev Afrika salyangozları , yurt dışında çok popüler olan ancak Türkiye'de de yaygınlaşmaya başlamış bir evcil hayvan olma yolunda ilerlemektedir. YAŞAM YERLERİ Yerleşim yeri : Doğu Afrika : Kenya , Tanzanya Yayılma : Güney Etiyopya , Güney Somali , Kuzey Mozambik , Madagaskar , Şeyselller , Morocco ve Batı Afrika YAŞAM SÜRELERİ Yaşam süreleri 10 yıla kadar çıkar ancak genellikle 5 - 7 yıl arasındadır. BOYLARI Genellikle yetişkin kabuk uzunlukları 12 cm ve çapı 6 cm olur.Büyüme özellikle ilk 6 ayda aktiftir . Ancak ileriki dönemlerde de yavaş bir şekilde de olsa devam eder . Böylece yaklaşık 1 yıl sonra yetişkin boyuna ulaşmış olacaktır. YAŞAM ALANI OLUŞTURMA Yaşam alanı oluşturmak için akvaryum veya plastik saklama kabı kullanabilirsiniz . Uygun yaşam alanının ölçülerinin hesaplamak için ; boyunun en az 3 katı yükseklik ve genişlikte olmalıdır.Tabana subsrat için torf kullanabilirsiniz . Torfun yüksekliğinin 5-10 cm olması önerilir. Ayrıca her zamanki gibi hava sirkülasyonu unutmamak lazım . Ancak yüksek nem istedikleri için fazla delik açılması nemin kontrolünü bir hayli zorlar.Ayrıca torfunuz çamurlaşmaya başladığı zaman komple değiştirilmesi gerek zira çamurlaşmış torftan hiç hoşlanmıyorlar . Yaşam alanının ideal sıcaklığı 19 - 26 derecelerde olmalıdır . BESLENME Beslenmede sebze ve meyve olarak bir sıkıntımız yok hemen hemen ayırt etmeksizin tüketeceklerdir .Ayrıca Besinleri direk olarak torfun üstüne koymamanızı tavsiye ederim. Bir tabak üstünde verebilirsiniz . Ancak asla vermemeniz gereken besinler arasında şunlar bulunur : Sütlü ve etli ürünler , sarımsak ve soğan . Kabuk gelişimi ve deformasyona uğramaması için kalsiyum eksik edilmemelidir. Yaşam alanının içerisinde mutlaka kuşlar için kullanılan mürekkep balığı kemiği koymaya özen gösteriniz . Ayrıca besinlerini sunarken besinlerin üzerine kalsiyum serperseniz doğrudan kalsiyumu almış olacaklardır. ÜRETİMİ Dev Afrika salyangozları Hermafrodittir. Yani hem erkek hem de dişi organı bünyesinde bulundurur.Bu yüzden 2 adet dev afrika salyonguzu ile üretim gerçekleştirebilirsiniz.Ayrıca bir çiftleşmeden sonra sperm tutabilme yeteneklerinden dolayı daha sonra çiftleşmeden yumurtlayabilirler. Tek bir seferde 50-1500 civarı yumurta bırakabilirler. Az sayıda yumurtlamasında bir sıkıntı yoktur . Ancak fazla sayıda yavru asla ve asla doğaya bırakılmamalıdır ! Doğanın dengesinin bozulmasını istemeyiz.Fazla yumurtaları dondurucaya atıp doğal dengeyi bozmasını engellleyebilirsiniz. LÜTFEN İZİNSİZ PAYLAŞMAYANIZ Erhan Yazıcı
    2 likes
  18. Birinde gördüm doğadan alınmış olabileceğini söylediler. Üçü ayrı canlılar ama bana türleri aynı gibi geldi.Yerli türler arasında en benzeri natrix tessellata oldu gördüklerim arasında ama emin değilim yardımcı olursanız sevinirim
    2 likes
  19. Selamlar, Dış filtre seçimi öncelikle akvaryum canlılarının bekaları ve akıbetlerinin iyiliği için çok çok önemlidir, bu etkenin ardından su kristalliği, görünüm, sessizlik, temizlik, hijyen, koku oluşumunun engellenmesi ve yeterli/ uygun bakterinin oluşumu gibi konular açısından gerçekten olmazsa olmaz bir elemandır. Sump filtreler ise akvaryum tanklarının izin verdiği ölçüde sisteme entegre edilebilir, ya da bir dış filtre mantığı ile su çekip tanka geri pompalayabilir; ancak sump filtreler ısıtıcı ayarları ve lokasyonu, suya katılan kimyasal ve biyolojik dengeleyiciler, CO2 sistemleri entegrasyonu gibi konularda çok daha profesyonel ve kullanışlıdır ayrıca dekoratiflik açısından artı puanları çok daha fazladır. Daha önce sahip olduğum 10 bireylik bir natterrari serrasalmus (kırmızı karınlı piranha) sürüm için üç adet dış filtre kullanıyor idim, tank boyutları yaklaşık 100cm x 50cm x60cm(h) idi, tank içinde bazı anubias - amazon gibi bitkiler mevcut idi, üç adet dış filtre kullanmamın sebebi kırmızı karınlı piranhaların suyu gerçekten mahvedecek derece pisletme huyları, canlı yem (gerçek canlı yem misal Oscar, alabalık vb) ile beslenmeleri ve parçalayarak yeme alışkanlıkları, beslenme şekillerinden ötürü dışkılamanın oldukça yağlı ve nitrat seviyesini aşırı yükselten, berraklığı yok eden bir canlı türü olması ve sayıca kalabalık olmalarıdır. Bu tankımda kullandığım filtreler reklam olarak algılanmamasını temenni ederek eheim, tetra ve atman idi. eheim 800lt, tetra 600lt, atman 1000lt gibi model isimlerini hatırlamasam da uygun tank hacimlerini hatırladığım şekilde belirttim, ancak hobiye ara verdiğim süreçte bu malzemeler tabiri caizse birer altın sandığına dönüşmüş yukarıda saydıklarım ortalama 600-1000 tl arası rakamlara çıkmışlar... Şu an düşündüğüm şey ise güzel bir dalgıç kafa motoru ile uygun hacimde bir sump yaparak; hem tanktaki akıntı ve dalgalanmayı ise bir kaç iç filtre ile hem de sump sistemini yormayarak sistemi kurmaktır... Bu sistemi kurmam yaz sonunu bulur tahmin ediyorum, keza yer sıkıntısı çekmekteyim bir hayli.. Evet uzun lafın kısası ben kendimce dış filtreleri sıralıyorum ve muhabbeti başlatıyorum; 1- Tetra (professional series) 2- fluvel 3- sera 4- Tetra (classic series) 5- JBL 6- Atman unuttuklarımı eklemeniz dileğiyle...
    2 likes
  20. İnce Parmaklı Keler(mediodactylus kotschyi) Aşağıda fotoğrafları ve tanıtımı mevcut olan tür ile başladığım bu serüvenimde doğadan aldığım yaralı ve benzeri hayvanları iyileştirerek çoğaltma çabamı paylaşacağım, Ankara'da edindiğim bu ilginç hobi zamanla tutkuya dönüştü, bulduğum üç kuyruksuz ve parmakları eksik hipdermi yaşamakta olan ince parmaklı kelerleri habitatlarını araştırarak oluşturduğum teraryumda beslemeye başladım. İlk işim hızlı çözüm için bir un kurdu kolonisi başlatmak daha sonra ise dubia ile destekleyerek üreyen yeni böcekleri (boyutların küçük olması sebebi ile) yem yaratmak oldu. Daha sonra habitatta ufak tefek ayrıntılar ile bir çok sorunu çözdüm. Ardından zamanla kuyruklar tamamlanmaya başladı, parmaklar malesef ben bu hayvancağızları salana kadar tamamlanmamıştı yani bilinenin aksine bir durum görülmemiştir. Oluşturduğum çöl ortamı kayalıklar canlı kaktüsler ve diğer şartlar içerisinde bir gün gözlemlerken bu hayvanların kur dansı (kafaları ile yaptıkları ve kuyrukları ile şekillendirdikleri bir tür titreme hareketleri silsilesi) yaptıklarını farkettim; ve hemen ortamdan uzaklaştım konsantrasyonlarını bozmamak adına ve akabinde olayın arkasını kovalayamadım çünkü bir kez daha böyle bir hareket yakalayamadım. Gel zaman git zaman yaklaşık 1 ay kadar sanıyorum sonra küçük kelerler farketmeye başladım teraryumda ama pek tabi erginler denk geldikçe kapacak korkusuyla oluşturduğum ikincil bir küçük çöl ortamına naklettikten sonra bu miniklerin büyüyüşlerini izlemeye koyuldum. Bölgeci hareketleri gözümden kaçacak gibi değildi.. Yaklaşık bir sene kadar büyüttükten sonra yavruları ve erginleri doğaya ( pek de doğa denmez ya siteye) salıverdim. Böylece doğaya dört tane fazladan ince parmaklı keler katmanın mutluluğuyla bu bir tutku haline geldi bende, daha sonra ise tarak parmaklı kertenkele ile oldukça uzun süre uğraştım bu kertenkeleler oldukça utangaç ve seri olduklarından ve kendilerini tehlikede hissettikleri anda toprağa gömülmelerinden dolayı bir seneyi aşkın bir süreçte gece görüş kamerası ile zifiri karanlıkta odalarına girerek free-feeding yaparak besledim ve sonunda tarak parmaklı kertenkelelerimin de üremesine şahit oldum. Bu süreçte belki 20 adet yavru büyüttüm lakin anne ve babayı kaybettim, gözlemlediğim kadarıyla bilindik herhangi bir hastalıkları vb bir durumları yoktu umuyorum yaş istidapını doldurdukları için kaybetmişimdir. Bu 20 civarı yavruyu belli bir kıvama geldikten sonra bulduğum yere Ahlatlıbel Ankara mevkiine salıverdim. Bu tür ince parmaklı keler gibi türünün yok olmasına en az derecede endişelenilen düzeyde değildir, ortalardadır çünkü lokasyonlarda belirli gruplar halinde yaşarlar her yere dağılmış değillerdir. Bu sebeple mutluluğumun tarifi yoktur. Dikenli kelerlerle yaşadığım deneyimde ise bir seneyi aşkın zamandır uğraştığım ve hiç bir sonuç alamadığım için kendilerini salıvermiş bulunuyorum.. Şimdi ise iri yeşil kertenkele (balkan kertenkelesi) ile bu çalışmalarımı sürdürmekteyim. Bunu bir sosyal sorumluluk projesi olarak görmek sizlerin seçimine kalmıştır elbet. UYARI : İnce Parmaklı Keler(mediodactylus kotschyi)Boy: 10-13 cmÖmür: 4-6 yılHabitat: Az bitkili,kumluk, taşlık-kayalık alanlar ,oyuklar, nadir olarak evlerde bulunur.Beslenme: küçük böcek ve örümceklerÜreme: 2-6 yumurtaDağılış: Ege,Marmara,Akdeniz ve İç Anadolu Bölgeleri Mediodactylus kotschyi (İnce parmaklı keler) Genel Özellikleri: Gözbebeği dikeydir ve sırtta bulunan boyuna tüberkül sıraları kuyruğa kadar devam eder. Vücut boyu 8-10 cm kadar olabilir. İnce yapılı parmakları vardır. Kuyruk altı pulları karinalı değildir. Zikzak ve enine koyu şeritler bulunan sırt zemini gri tonlardadır. Alt kısım ise kirli beyazdır. Kayalık ve bitkinin fazla olmadığı taşlık alanlarda yaşarlar. Evlerin duvar ve tavanlarında da görülebilirler. Kuyrukları dayanıksızdır, çabuk kopar. Böcek ve örümcek türleriyle beslenirler. Işıkta belirgin bir renk değişimi gözlenir. Bir dişi 1-2 yumurtayı taş aralarına tek başına yada grup halinde bırakır.IUCN kriterlerine göre LC (Least Concern) statüsündedir. Türkiye’deki dağılışı; Türkiye'de uygun biyotopun bulunduğu heryerde yayılmıştır. Deniz seviyesinden 2500 m. yüksekliğe çıkabilir. İnce Parmaklı Keler Tarak Parmaklı Kertenkele İri yeşil kertenkele ergin birey iri yeşil kertenkele juvenil birey iri yeşil kertenkele juvenil birey iri yeşil kertenkele juvenil birey İri yeşil kertenkele ergin birey İri yeşil kertenkele ergin birey iri yeşil kertenkele juvenil birey İri yeşil kertenkele ergin birey
    2 likes
  21. Bugün yavru olarak aldığım üç adet green spotted puffer'larıma iyi bakabilmek ve haklarında daha fazla bilgi edinebilmek amacıyla geniş bir araştırmaya giriştim ve sentezlerle aşağıdaki bilgileri sizlerle paylaşabileceğim kıvama getirdim, buyrun ; Henüz akvaryuma yerleştireli bir kaç saat olmasına rağmen bir kaç deneyimimi ileteyim : - Öncelikle oldukça akıllı ve insan iletişimi ve feed backleri çok hızlı veren iletişim kurulabilecek bir balık (en az kırmızı yanaklı su kaplumbağası kadar) - Çok kuvvetli çeneleri var, avuç içi kadar deniz tarağı kabuğunu katır kutur ısırabiliyorlar, - Deneme amaçlı verdiğim un kurdu kolonimden bir adet un kurdunu saniyeler içinde yok ettiler, ve ardından şansımı zorlamak amacıyla morio kurdu kolonimden iri bir bireyi suya bıraktığımda onu da aynı şekilde bir dakikaya yakın sürede ortadan kaldırdılar, çok iştahlı ve oldukça agresif bir tür, - şişmelerini izlemek keyifli ancak bildiğim kadarıyla ölümcül olabilir dikkatli olmalı, - Kan kurdu ve salyangoz bayıldıkları besinlerdir. Latince Adı: Tetraodon nigroviridis Coğrafik Kökeni: Asya. Srilanka'dan Endonezya'ya kadar uzanır. Beslenme Biçimi: Etçil Davranış Biçimi: Agresif Kendi Türlerine Davranışı: Agresif Yüzme Seviyesi: Taban - Orta Üreme: Üretilmesi zordur. Acısuda kum veya taşın üstüne yumurta dökerler, yumurtaları erkek korur. Yavrular 5-6 gün içinde yumurtadan çıkarlar. Sıcaklık: 24°C - 28°C En Fazla Büyüdüğü Boy: 17 cm. En Az Akvaryum Hacmi: 250 litre Su Sertliği: 9 - 19 °dH pH: 7.0 - 8.2 Zorluk Seviyesi: 3 Tuzluluk: 1.005 - 1.015 Genel Yorum: Acı su balıklarıdır. Her 10 litre su için 15gr tuz atılması uygundur. Salyangoz gibi kabukluları çok severler, kabuklarını sağlam çene ve diş yapılarıyla kırarak yerler. Size alıştığında akvaryumun yanına geldiğinizde bir çift gözün üzerinizde olduğunu hissedersiniz, 2 gözü birbirinden bağımsız olarak hareket eder. Çok meraklılardır. Bu balıklar su dışına çıkarılmamaya özen gösterilmelidir. Hava yutmaları onlar için ölümcül olabilir. Bu yüzden akvaryumcudan alınırken suyu terkettirmeden su içinde yakalanıp poşetlenmelidir. Tek bakılması uygundur. Sert bir balıktır, ilk zamanlar akvaryumdaki diğer balıklara bir şey yapmasa bile bir gün geldiğinizde balıklardan bir kaçını ölü bulabilirsiniz.Cüce pufferlar Hindistan kökenlidir. Doğada hafif asidik ya da hafif alkali sularda bulunur. Pulsuz bir balık türü olduğu için ilaç tedavilerinde dikkatli olunmalıdır. Pufferları 1 erkeğe 2 dişi oranıyla beslemek uygun olacaktır çünkü erkekler arasındaki saldırganlık kavga ve ölümle sonuçlanabilir. Su DeğerleriCüce puffer bir tatlı su pufferı olduğundan, acı sularda yaşayan kuzenleri gibi yüksek bir pH gerektirmez. Suyu en az 7.0 pH’da tutuyorum ve haftada %30 su değişimi yapıyorum. Tropikal bir balık olduğundan su sıcaklığı 24⁰C-27⁰C arasında olmalıdır. Kendiminkini beyaz benek tehlikesi yüzünden 27⁰C’de tutuyorum. Cüce pufferlar geniş bir su ve sıcaklık aralığında rahatlıkla yaşayabilir ama beyaz beneği önlemek için suyu biraz alkalik ve ılık tutmakta fayda vardır. Tank BoyutuAkvaryum boyutu kişiye bağlıdır ama yaklaşık 40 lt. bir akvaryum cüce puffer için uygundur. Cüce puffer 2.5 cm’e kadar büyür ama onu hafife almayın! Daha büyük bir balığın yüzgeçlerini rahatlıkla parçalayabilir bu yüzden türe özgü bir akvaryum en iyisidir ama yine de otocinclus gibi diğer bazı balıklarla beslemeyi deneyebilirsiniz. Cüce puffer için yoğun şekilde bitkilendirilmiş bir akvaryum gereklidir. Çok akıllı bir balık olduğu için çevresini keşfetmeye ve diğer cücelerin saldırısına karşı arkasına gizlenmek için bitkilere ihtiyaç duyar. Akvaryumu Hygophila polysperma, Java fern ve Java moss gibi bitkilerle bitkilendirmek cüce puffer’ın yeni evinde kendini güvende hissetmesini sağlar. Pufferların uykuya çekildiğinde moss’un ve Hygrophila polysperma’nın üzerinde dinlendiğini farkettim yani bitkiler güvenlik ve dinlenme alanı sağlamaya yaramaktadır. Tank ArkadaşlarıCüce pufferlarımı birkaç otocinclus ve bir Chinese hillstream loach (kelebek vatoz) ile besledim. Cüce pufferlar ailelerindeki diğer türler kadar kavgacı değildir, otocinclus ve loach’ları önemsemezler. Ancak pufferlar hastalıklardan kaçınmak için daha yüksek sıcaklıklarda bakılırken kelebek vatozların soğuk, bol akıntılı ve iyi havalandırılan tankları tercih etmesi sebebiyle; cüce pufferların kelebek vatozlarla beslenmesi tavsiye edilmez. Buna rağmen birlikte bakıldıklarında iki tür arasındaki uyuşmazlıktan kaynaklanan bir saldırganlık görmedim. Tankı incelemekten hoşlanırlar ve sizin onları beslemenizi beklermiş gibi görünürler. Neon tetralar ile uzun yüzgeçli aktif balıkları pufferlarla birarada beslemeyin çünkü pufferlar bunlara saldırır. Gece süresince bir zebra danionun yüzgeçlerini parçalayabilir ve tank arkadaşlarına dişleriyle daha fazla zarar verebilir. BeslenmesiKankurdu (bloodworm) yemeye bayılırlar. Kendiminkini kankurdu ve diğer tankımı istila eden salyangozlardan oluşan dengeli bir diyetle besliyorum. Eğer tankınız salyangoz istilasına uğradıysa, düzenli bir salyangoz miktarına sahip olursunuz. Salyangoz kabukları pufferların dişlerini aşındırmaya yardımcı olur. Eğer düzenli bir salyangoz diyeti sağlanmasına dikkat edilmezse, dişlerinin aşırı büyümesi yüzünden yem yiyemeyeceklerdir. Onları beslediğinizde çok heyecanlanır ve sanki yiyecek için yalvarıyormuş gibi bir görünüme bürünürler. Aşırı yemlemekten veya aç bırakmaktan kaçınmak için günlük olarak verilecek besin miktarını ölçmek akıllıca olacaktır. Suyu kirleterek beslenirler bu yüzden ağızlarına az miktarlarda kankurdu püskürtmek için bir damlalık kullanıyorum. Bazen damlalığa saldırıyor ve kankurtlarını bir pipetten çekercesine emiyorlar! Cinsiyet AyrımıCüce puffer’ın cinsiyet ayrımı nispeten kolaydır çünkü ne zaman diğer erkeklere saldırganlık gösterse ya da dişilere kur yapsa karnında yatay bir siyah çizgi belirir. Bir diğer işaret de beneklerinin düzenidir. Erkeklerin genellikle çok sayıda beneği ve üstüste geçmiş renk varyasyonu yoktur. Ayrıca erkeklerin gözlerinin arkasında kırışıklık ve çizgiler mevcutken, dişilerin kırışıklıkları yoktur. Bu cinsiyet ayrımı yöntemleri yetişkin pufferların cinsiyetini belirlemede kullanılabilir. Ancak genç bireylerde bir ölçüye kadar benek yönteminden yararlanılsa da, diğer işaretleri ayırdetmek zordur. Çeşitli Bilgiler – Özet1. Yoğun bitkili bir tankta rahat edecektir. 2. Bir cüce puffer başına 8-10 lt. su hesaplanmalıdır. 3. Tankta dişi sayısı erkeklerden fazla tutulmalıdır. 4. Geçinebildiği tank arkadaşları otocinclus ve diğer aktif olmayan alg yiyicileridir. 5. Sadece canlı yem verilmelidir, nadiren pul yem ve benzerlerini kabul ederler. 6. Kabızlığa sebep olabileceğinden aşırı yemleme yapılmamalıdır. Söylenenlerin aksine cüce pufferlar, korktuklarında ya da yenilecekleri sırada şişerler. Cüce pufferların akvaryum ortamında çiftleşmesi mümkündür. Üretim amacındaki hobicinin bir çifti içinde java moss olan yoğun şekilde bitkilendirilmiş bir tankta beslemesi izlenecek en iyi yoldur. Not: Tuzu su akvaryum deneyimi olan arkadaşlar ve/veya cüce puffer konusunda tecrübesi olan arkadaşlar bir bakarsa sevinirim, bazı kaynaklarda acı su bazı kaynaklarda tuzlu suda ve bazı kaynaklarda direk tatlı su tankında bakıldığı ve bazı kaynaklarda ise belli bir erginlik kıvamına gelince acı veya tuzlu suya alınması gerektiği söyleniyor bu konuda net ve aklımdaki tereddütleri yok edecek net bir bilgi bulabilmiş değilim, bu tecrübeyi balıklarımın canıyla edinmek istemiyorum lütfen bilgi sahibi olanlar bir el atsın. Ben de edindiğim deneyimleri buradan paylaşmaya devam edeceğim. *bilgiler tarafımca çevirisi yapılarak ve çeşitli kaynaklardan sentezlenerek oluşturulmuştur. İzinsiz kullanımı, kopyalanması ve yayınlanması yasaktır.
    2 likes
  22. Selamlar blues80s pufferların çok çok fazla türü var ve kimisi görünüş itibarıyla neredeyse bir birinin aynısı, bu benim yukarıda paylaştıklarım ve akvaryumumda mevcut olan takım acı su olarak geçiyor ancak tuzlu suda da varlıklarını sürdürebiliyor lakin benim de puffer konusunda ilk tecrübem bu sebeple öznel bir açıklama yapma şansım yok malesef ama şunu diyebilirim ki kan kurdu, morio kurdu ve unkurdu (unkurdu böceği ve larvası olarak her ikisini ) ile besleniyorlar ve keyifleri son derece yerinde akvaryum olarak şimdilik küçük bir tanktalar ve dekor kır malesef çünkü ortaboyda tropikaller ve omurgasızlar var şimdilik diğer tüm tanklar sürüngen ve böcekler ile dolu en kısa sürede görsel paylaşacağım..
    2 likes
  23. @zgn Resif akvaryumum olduğu dönemlerde beslemiştim uzun süre yaşattımda sonra tankı kapatınca yeni sahibine gitmişti. Ama bu acı su balığı olarak lanse etmişsiniz bazı türler tuzlu + tatlı suda yaşayabiliyor o grupplardan mı ? Ayrıca hocam sen nerelerdesin ya özlettin yeni açtığın faydalı konuları bize
    2 likes
  24. Sayın @forester çok güzel paylaşım'da bulunmuşsunuz teşekkürler. Tüm terraryum kurulumcularının hobi sahiplerinin özellikle amfibi türlerine sahip kişilerin en aradığı türler arasında brromeliad'lar. Ülkemiz'de bir elin beş parmağını geçmeyecek kişide var biz dahi hollanda dan özel siparişle ara ara getirtiyoruz bu her yüzeyde yaşayabilen dal, üst zemin gibi alanlar'dan kastımız kök bitkilerin üretimini yapabilir çoğaltırsanız kapınızı çalan çok kişi olacaktır hatta durumu profesyonelce yaparsanız biz bile kapınızı çalacak gruplardan birisi olabiliriz. Bu söyleminizi dikkate alıyoruz ve hobi'de size başarılar diliyoruz. Bu ve benzeri paylaşımları mutlaka beklemekteyiz. Keyifli forumlar.
    2 likes
  25. Herkese Tekrar Merhaba… Paludaryum, Terraryum, Vivarium gibi kurulumlarda doğal ve gerçekçi olması için canlı bitkiler kullanılıyor. Bu konuda ülkemizde düzgün bir kaynak ne yazık ki yok ,aradığınızda karşınıza birkaç latince bitki ismi çıkıyor. Ama bunlarında ülkemizde bulunup bulunamadığına bakılmamış ve yetiştirme ile ilgili bir bilgi içermiyorlar. Özellikle fanuslara kurulan terraryumlar da sıkça kaktüs türleri ile suyu çok seven bitkilerin yan yana kullanılıp, kurulum anından çekilmiş gösterişli fotoğrafları görebilirsiniz. Eminim bu durum 1 aydan daha ileri gidemez, yüksek nem ve sulama kaktüsü, tam tersi de su seven bitkiyi öldürecektir. Zaman zaman Paludaryum, Terraryum, Vivariumlarda kullanılabilecek ve ülkemizde ulaşılabilecek bitkileri tanıtmak istiyorum. (yurtdışı forumlarında çok değişik ve güzel bitkilerle kurulmuş örnekler görebilirsiniz ancak bu bitkilere Türkiye’de rastlamak imkansıza yakın) Bu yazı buna giriş için genel kavramları ve teknik terimlerin açıklamalarını içeriyor. Bütün Dünya’da iç mekanda yetiştirilen, bizim salon bitkileri olarak adlandırdığımız bitkilerin kökeni tropik kuşak ülkeleridir. Bunun sebebi Tropikal iklimin yıllık ortalama sıcaklık 20°C dolayında, bol yağışlı, mevsimler arası ve gece gündüz sıcaklık farkları çok dar (4-5 c derece) olmasıdır. Bu ortam tropik kuşak dışında, evin içinde sağlanabildiğinden bu bitkiler sağlıklı olarak gelişebilirler. Evinizin salonunu düşünün 20c altında kombiler yanar. Gece gündüz ısı farkı korumalı ortam sebebiyle çok olmaz, ve ilgili bizler tarafından sürekli sulanırlar. Kısaca tropik ortamı biz onlara sunduğumuz sürece onlarda sağlıklı bir şekilde büyür ve gelişirler. Ülkemizde doğada yetişen bitkileri zaman zaman içeride yetiştirmeye çalıştıysanız bir süre sonra solmalar kurumalar yaşamışsınızdır. Bunun başlıca sebebi iklimdir. İklime uyum sağlamış bitkiler yazın büyür çiçeklenir gelişir, kışın ise dormancy denen uyku durumuna geçerler. Iç ortama alınmış bitki dormancye giremeyeceği için bir süre sonra bitkin düşüp ölmeye mahkumdur. Paludaryum, Terraryum, Vivariumlar genellikle yüksek nem içeren, içinde sulu bir kısım bulunan kapalı ortamlardır. Bu sebeple her tropik bitki de yetiştirmeye uygun değildir. Higrofit, higrofil özelliği olan yani suyu ve nemi seven bitkiler en uyumlu türlerdir. Hatta bir çok su altı bitkisi /akvaryum bitkisi kullanılabilir. Akvaryumlarda kullandığımız çoğu bitkinin doğal ortamları incelendiğinde yağmurun bol olduğu dönemlerde suyun altında, yağmurun az yağdığı kurak dönemlerde ise suyun üstünde yaşamlarını sürdürdükleri görülmektedir. Suyun altında yetiştiği dönemlere submers, suyun üzerinde yetiştiği dönemlere ise emers dönem denir. Son olarak bitkilerin yetiştiği ortamlarda Paludaryum, Terraryum, Vivariumlarda kullanımımızı etkiler. Genel olarak bitkiler kökleri ile toprağa tutunup oradan su ve besin elementlerini alırlar. Ancak her bitki toprağa ihtiyaç duymaz, yosun üstünde, kum veya taşa tutunarak çürümüş humus üstünde yetişen türler vardır. Epifit bitkiler ise toprağa hiç ihtiyaç durmazlar, Başka bir bitkiye tutunmuş, fakat asalak olmayan bitkilerdir. Bu girişten sonra ülkemizde kolayca bulunabilen aslında bir Akvaryum su üstü bitkisi olan Hydrocotyle türleri ile başlayabiliriz. Bir güney Amerika türü olan Hydrocotyle leucocephala aslında su üstü bitkisidir. Zaman zaman akvaryumlarda tabana sabitlenerek kullanılmak istense de yeni sürgünler hep yukarı doğru çıkacaklardır. Yaprakları su üstünde kalır ve tüm yüzeyi kaplayabilir. Bu sebeple karasal ortamda yeterli nem sağlanırsa çok güzel bir sarmaşık halini alacaktır. Toprağa ihtiyacı yoktur, ancak toprak varsa kök salacaktır. Işığa doğru hızla gelişir. Emers ortamda biraz arsız bir türdür. Sık budama gerekir, gövdesinden çıkan köklerle her yere yapışabilir. Küçük beyaz çiçeklerini sık sık açar , Kendi Paludaryumumda arka planı kaplamak için kullandığım ve kullanmaktan zevk aldığım bir tür. Nem konusunda çok dayanıklır. kendi paludaryumumdan firar etmeye çalışan bir parçası Hydrocotyle tripartita (sp. "Japan") Hydrocotyle leucocephala göre daha küçük yapraklı ve sık büyüyen bir türü,
    2 likes
  26. Betta Splendens Anavatanı Tayland olan bu küçük balık en eski akvaryum balıklarından biridir. Bundan 600 yıl evvel Sukothai hanedanı zamanında betta yetiştirildiğini bilmekteyiz. Bu balığın evcilleştirenler pirinç tarımı yapan çiftçilerdi. Bölge korumacı ve kavgacı özelliklerini fark eden köylüler ilk başta bu özelliklerinden dolayı betaları dövüştürmek için yetiştirdiler. Ve bu gelenek yüzyıllardan beri devam ediyor. Betalar kendi türlerine, ve özellikle de hemcinslerine karşı aşırı agresif balıklardır. İki erkek bata bir araya konulduğunda bir tarafın ölümüyle sonuçlanacak kadar ciddi çatışmalar yaşanabilir. Dişilerde durum farklıdır. Her ne kadar kendi aralarında baskınlık belirlemek için gövde gösterileri yapsalarda genellikle dişilerde kavgalar çok şiddetli olmaz. Betta Splendens doğal yaşam alanı sığ ve durgun sulardır. Düşük oksijenli sularda yaşama becerisine sahip olmasını sağlayan solungaçlarına bağlı olarak gelişen labirent organıdır. Bu organ sayesinde su dışından aldığı havayı solungaçlarında kullanabilen beta ufak su birikintilerinde bile uzun süre hayatta kalabilmektedir. Fakat bu durum daha sonraları çarpıtılarak betalar doğal olarak küçük kapları sever doğada da mikro gölcüklerde yaşarlar gibi bir anlayış geliştirilmiştir. Yanlış bir düşüncedir. her ne kadar alan tutan bölge belirleyen, çok gezmeyen yüzeye yakın yaşamayı tercih eden balıklar olsalar da betalarda tüm diğer balıklar gibi kendine ait yeterince alan olmasını isteyen balıklardır. Beslenme biçimleri etçildir. Doğal ortamlarında özellikle sivrisinek lavrası , bunun yanında kurtçuk ve su piresi gibi canlılar tüketerek yaşamlarını sürdürürler. Yosun, ve yenilebilen diğer su bitkileri ilgilerini çekmez. ayrıca çekilmiş, ufalanmış et ile de beslenirler. Bizim bugün bildiğimiz yabani form dışındaki renkli betaların ilk kez üretilmesi ise Siyam Kralının yakın bir arkadaşı olan Dr Theodore Cantor, 1840 yılında üretmek amacıyla kraldan bir çift betta almasıyla olur. Doktor bu çifti üretti üzerinde çeşitli araştırmalar yaptı ve bu balığa ‘Makropodus Pugnax’ (Cennet balığı familyasından Bir tür ) adı vererek balık üzerine bir makale yayımladı. Makalenin yayımlanmasından kısa bir süre sonra doktor Cantor betanın başlıbaşına bir tür olduğunu keşfetti ve bu balığa şu anda bildiğimiz Betta Splendens adı verilmiştir. Üretilen betaların bazıları 1896’ da daha sonra bir kez de 1910 yılında Almanya’ya gönderildi. Daha sonra buradan Frank Locke adında bir kişi Amerika’nın Kaliforniya Eyaleti San Fransisco şehrine bu balıklarda ithal yolu ile getirdi. Aldığı bu balıklardan bir tanesinin renklerinde bir olağandışılık fark eden Locke yeni bir tür keşfetmiş olduğunu sandı ve bu balığa ‘betta cambodia’ dedi. Aslında onun elinde üreme yoluyla doğal özellikleri gelişen ve değişen ilk betalardan bir tanesi vardı.O zamandan beri yetiştiricilerin yaptığı çalışmalar bugün bildiğimiz tüm o renk ve kuyruk varyetelerinin ortaya çıkmasını sağladı. Betta üretme bugün de birçok kişi için bir tutku aynı zamanda da karlı bir iştir ve onların birçoğu küçük bir akvaryumda bir ya da iki betta ile bu işe başladılar. Evcil Bettalar Betta balığının yaşam süresi 2-3 yıl nadiren 4-5 yıldır. 6 aydan itibaren yetişkin olurlar. Erişkin bettaların boyu 5–6 cm civarındadır. Dev betta denilen ve 12 cm boya ulaşabilen bettalar da vardır.Erkekler birbirlerine karşı aşırı agresiftir. Erişkin erkek bettalar bir araya koyulurlarsa birbirlerine ölümcül şekilde zarar verirler. Dişi bettalar bir arada bakılabilir. Dişiler arasında da ufak sürtüşmeler olsa da ciddi yaralanmalar yaşanmaz. Erkek ve dişiler yeterli büyüklükte, saklanacak alanların olduğu bir akvaryumda bir arada bakılabilir. Beslenme biçimleri etçildir. Doğada sivrisinek larvaları, kurtçuk ve küçük böceklerle beslenirler. Evcil bettalar kuru yeme alıştırılmıştır. Betalar için hazırlanmış olan kuru yemler etçil balık diyetine uygundur, yüksek oranda protein içerir. Her ne kadar kuru yemle hayatlarını sürdürebilseler de betalara canlı yem ve dondurulmuş yemler vermek balığın daha sağlıklı ve güzel olmasını sağlar. Sadece dişi betalarda bulunan yumurta tüpü. Betta erkekleri başka erkek bettaları ya da aynadaki yansımalarını gördüklerine yüzgeçlerini açarak gövde gösterilerinde bulunurlar. Bu davranış sırasında bettalar bütün güzlelliklerini ortaya sererler aynı zamanda hızlı hızlı hareket ettikleri için yorulurlar. Günlük olarak 15-20 dakika bu şekilde balığa diğer balıklar ya da ayna göstererek antrenman yaptırmak yine balığın sağlığı açısından olumlu katkı sağlar. Fakat balık bu şekilde uzun süre bırakılırsa duyarsızlaşır ya da korkaklaşır. Buna dikkat edilmelidir. Bettalarda dişiler erkeklere oranla daha küçük ve narin olurlar. Kuyruk ve yüzgeçleri küçük olur. Fakat sadece bu özelliklerine bakarak erkek ve dişiyi ayırmak mümkün değildir. Çünkü Kısa kuyruklu genç erkek bettalarda bazen dişi betta sanılarak satılmakta ve alınmaktadır. Dişi ve erkeği ayırmanın en kolay ve kesin yolu dişilerde anüs çevresinde iğne başı büyüklüğünde ve beyaz renkte görülen yumurta tüpüdür. Bu beyaz nokta erkeklerde kesinlikle bulunmaz. Sadece üretken dişilere has bir özelliktir. *Kaynaklar: wikipedia, seriouslyfish.com, fishbone.com, bettysplendens.com sitelerindeki bilgiler harmanlanmış ve bazı görsellerden faydalanılmıştır. Çeviriler ve deneyimler tarafıma ait olup hiç bir şart altında izinli/izinsiz kopylanamaz, kullanılamaz, başka bir platforma alınamaz.
    2 likes
  27. turkherptil.org isimli muazzam bir topluluğun bulunduğu bir organizasyon mevcuttur, kendileri Türkiyedeki herptil türlerini tespit ederek fotoğraflama ve bu türlerin korunması için bilinçlendirme çalışmaları yapmaktalar, oldukça idealist ve bilimsel çalışan bu organizasyon ile bağlantı kurularak bazı durumlarda dirsek temasında bulunmak ilgi alanımız olan canlıların doğal alanları ve haleti ruhiyelerini, karakter ve fiziksel yapıları ile ilgili yerli türler tarafından fazlasıyla bilinçlenmemizi sağlayacağını düşünüyorum, geriye adminin fikri değerlendirerek karar vermesi kalıyor...
    2 likes
  28. İlk fırsatta eklemeye başlayacağım, şu ara pek ofiste olamıyorum, bir de kızım telefonumu düşürdü arka kamerada ve ekranda sorunum var ekipman desteğini halledeceğim, d90 markV vb makinalarım var lakin internet upload için çok uğraştırır capture et editle falan bir de upload için boyut düşürme format işleri hiç gözüm yemiyor, dediğim gibi ilk fırsatta! *Çok kötü fotoğraflar ama canlıların bir kısmı burada..
    2 likes
  29. Blaptica dubia, the Dubia roach, Orange-spotted Cockroach, Guyana Spotted Cockroach, Argentinian Wood Cockroach Olarak anılırlar: DİŞİ BİREY ERKEK BİREY Fransız Guyanası dahil olmak üzere orta ve güney Amerika’da dağılım gösterirler. Yetişkinleri 4-5 cm arasında , yavrular ise 0,5 cm civarında olurlar. Cinsiyet ayrımı erginlerde çok kolaydır. Orta boylu hamaböceği grubundadırlar, ortalama 4-4,5 cm kadar büyürler (1,6-1,8 inç). Cinsiyetleri vücut karakteristiklerinden ayırdedilir (dimorfik cinsiyet). Yetişkin erkek bireyler tüm vücutlarını kaplayan büyük kanatlara sahiptirler, dişilerde sadece kanat başlangıçları görülebilir. Yetişkin bireyler genellikle kahverengi veya siyah olur, bazı gruplarda daha koyuluk ya da açıklık görürlebilir, bazen de turuncu nokta lekeler gözlemlenebilir, bu farklılıklar koloniden koloniye çevresel etmenler kadar beslenme şekilleri ve ışık oranına göre de değişebilir. Dubia'lar yavrularını canlı doğururlar, şöyle ki ; dişi dubia yumurta kesesini oluşturur dışarı çıkarır hava teması sağlar sertleştirir ardından içine geri çeker ve yumurtaların inkubatörde ihtiyaç duyacağı şartları bedeninde oluşturarak yumurta kaybını hem çevresel etmenler tarafından hem de avcılar açısından engellemiş ve üremelerini kolaylaştırmış olur. Dişi birey optimum koşullarda ayda ortalama 20-40 kadar yavru meydana getirir. Çok nadiren uçtukları görülür. Hamamböceği türlerinin çoğunun erkeklerinde kanatlar gözlemlenir, ve bu kanatların uçuş için harcayacağı enerjiyi karşılayabilecek potansiyelleri vardır. Bir laborqatuar testinde 2,5m yükseklikten bırakılan yetişkin erkek Dubia bireyi kanatlarını açarak düşüşünün açısını ve hızını ayarlayarak istediği yere rahat ve yumuşak bir iniş gerçekleştirmiştir. Lakin aktif güç kullanarak uçtukları gözlemlenememiştir. Dişilerin sahip olduğu kanatçıklar ve bu kanatçıkların uçuş kontrolü ve aktif güç kullanılan uçuşlar için gerekli kaslara sahip olmayışı yapılan testlerde uçma refleksi göstermemelerini sağlamıştır. Bu türün bireyleri ayak uçlarındaki güçlü tutamaçlarının arasından arolium denen yapışkan bir madde salgılayarak düz, kaygan ve her türlü yüzeye tırmanabilirler. Bu sebeple beslendikleri ortamın ağzı mutlaka kapatılmalıdır, kapak açılıp yuva içinde işlem yapılacağı zaman kaçma ve etrafa dağılma ihtimalinin engellenmesi için kabın ağzına iç taraftan 4 kenara da belirli bir genişlikte boydan boya saf vazelin sürülmesi kişisel tavsiyem ve durumu en kolaylaştıracak maliyeti düşük çözümdür. Bu türün yaşamını devam ettirmesi ve üremesi için gerekli optimum sıcaklık 24°C-35°C aralığıdır (75°F-95°F). B. Dubia'lar 20°C'nin (68°F) altında kesinlikle nefes alamayarak öleceklerdir. Dubia'lar düşük ve yetersiz nem değerlerinde kabuk değiştirme işlemini başarılı ve tam anlamıyla sonluçlandıramayacaktırlar. Dubia'lar diğer çoğu türe göre çok daha düşük nem oranlarını tolere edebilirler. Esaret altında nem oranlarıdan çok nem alabilecekleri yemleri sağlamak önemlidir. Portakal favori yiyecekleridir. Esaret altında yuvalandırıldıkları barınakları sürekli temiz ve kuru tutulmalıdır aksi takdire bakteri, çeşitli funglar ve mite oluşumuna ve küf oluşumuna sebep vererek koloninizin sağlığını tehlikeye atacaktır. Dubia'lar hepçildir. Daha çok meyve (yarı tatlı meyve-sebzeler) ile hayvansal gıda ve atıkları tüketebilirler. En favori yiyecekleri arasında Portakal ve Kedi-Köpek Mamaları oldğunu söyleyebilirim. Bunlar dışında havuç, mango, papaya, elma, avacado, muz, kiraz, vişne, çilek gibi meyveler, mısır(taze), domates (yalnız bazı bireyler domatese hiç ilgi göstermezken bazıları üstünden inmeyebiliyor), Marul (iceberg ya da diğer türler değil kesinlikle), armut, diğer balık yemleri, bearded dragon-crested gecko yemleri de kullanılabilir ancak maliyet açısından özellikle Dubia'lar için alınıp kullanılması kanımca mantıklı değildir; bunun yanında ekmek, şekersiz(!) kahvaltı gevrekleri, yumuşatılmış makarna da kullanılabilir. Patates gibi ürünleri sadece nem ihtiyaçlarını kullanmakta kullanacaktırlar. ÖNEMLİ : AŞIRI PROTEİN AĞIRLIK BESLENME KOLONİDE GUT (GOUT) HASTALIĞINA SEBEP OLUP BU HASTA BİREYLERİ YİYEN SÜRÜNGEN VE DİĞER CANLILARIN DA ÖLÜMÜNE SEBEP OLABİLİR! Çiftleşme erkek bireyin dişi bireye bir sperm kesesi aktarması ile olur ve dişi ortamda erkek olmasa dahi (belli bir zaman elbette) kendi kendine yumurtlamaya devam edebilmesini sağlar. *alamystockphoto'dan alınmış görseldir. Daha önce bahsettiğim gibi dişi bu işlemden sonra bir yumurta kesesi oluşturur, içinde döllenmiş yumurtalar mevcuttur, ancak inkubatördeki şartları sağlamak ve avcılardan korumak amacıyla bu keseyi dışarı çıkardıktan hemen sonra içeri geri çeker. Üretimdeki en büyük avantajları da budur. Kuluçka yaklaşık bir ay - 28 gün kadar sürer. 20 ila 40 kadar yavru dişinin içinde yumurtalarından çıkar, 2mm boyutundaki bu yavrular dişi içinde ayrı keselerde bir süre barınırlar. Yeni doğanlar yaklaşık 4-6 ay* arasında yetişkinliğe erişirler ( *.: sıcaklık, nem ve sağlanan yem miktarına bağlı olarak değişir.) Yeni doğanlar yetişkinliğe erişene kadar ortalama 7 kez başkalaşım-kabuk değiştirme geçririrler. Ve her kabuk değiştirme sürecinde yaklaşık 4'te 1 oranında büyürler. Yetişkinler 1-2 yıl* yaşarlar. (*.: ortam şartlarına ve besin öğlerine, sıcaklık, stres, koloni hastalıkları ve benzeri durumlara göre değişiklik gösterir. Bakılacakları ortamın, kapağı delikli opak plastik bir plastik kaptan olması en iyisidir.Kabın çok derin olması gerekmez.Koloninizin miktarına göre kabınızı ayarlamanız gerekmektedir. Taban malzemesi olarak toprak yada gazete kağıdı gibi malzemeler kullanabileceğiniz gibi kullanmayıp tabanı boşta bırakabilirsiniz.Boş bırakınca temizliği daha kolay olacaktır.Ayrıca taban malzemesi kullanıldığı zaman temizliği zor olduğu kadar , küçük boylarından dolayı yavruları toplamakta zor olacaktır.Bu yüzden en iyisi taban malzemesi kullanmamaktır. Karanlığı ve saklanmayı sevdikleri için kabın içine saklanma yerleri oluşturulmalıdır.En yaygın ve kullanışlısı yumurta viyolleri kullanmaktır. Saklanmak, doğurmak ve kabuk değiştirmek için bu yumurta kartonlarına ihtiyaç duyarlar. Ortamın ısısı 25 ile 35 derece arası olmalıdır.Üretim için yüksek ısılar her zaman daha elverişlidir.Fakat her zaman serin bir bölüm , ortamda oluşturulmalıdır.Fazla neme ihtiyaçları yoktur.Hafif oranda nem bu tür için yeterlidir.Sıvı ihtiyaçları için ortama koyacağınız yiyecekler ortamın nemini ayarlayacaktır. !! ÖNEMLİ : Kişisel Tüm Çeviri, Deneyim, Araştırma, Fikirler TARAFIMA AİTTİR VE KESİNLİKLE KOPYALANAMAZ BAŞKA BİR YERDE KULLANILAMAZ! *AlamyStockPhoto'ya sağladığı görsel katkısından ötürü teşekkür ederim.
    2 likes
  30. Bende hem fikirim hocam seninle free feeding her canlı için olmasa da bir çok canşlı için ideal doğal ortamında ki avlanma taktiklerini gözlemlemek adına iyi seçim. Kendi canlınızın güncel ve yaşam alanıyla birlikte fotolarını koymanız mümkün müdür ? veya avlanırken video gibi Bizede güzel bir seyir zevki olur.
    2 likes
  31. Harika paylaşım olmuş emeğinize sağlık. paylaşımlarınızın devamını dileriz.
    2 likes
  32. Teşekkür ederim ilk konuda da bahsettiğim gibi bir süredir bu paludaryumu ve içindeki canlıları yaşatmaya calışıyorum. Bu konuda tecrübelerimi paylaşabileceğim en uygun ortamlardan biri burası , bilginin paylaştıkça büyüyeceğini düşünüyorum. Elimden geldiğince ve zaman bulabildikçe paylaşmaya devam edeceğim . Dijital saatlere en Az 1 dakika hassasiyetle çalışıyor daha az saniye süreli ayarlama için özel zaman saatleri var.
    2 likes
  33. aynen dostum. çoğu şey hazır bende paylaşmayı dört gözle bekliyom. çok detaylı yazdım herşeyi malzemeleri fiyatları nereden aldığımı kadar. kurumasını bekliyorum, son birkaç rötüşum var. ardından kapak gelicek ona şerit led falan yapıcam yeşil tamamen bitsin. efsane resimlerle biz amatörlere yardımcı olacağımı umuyorum.
    2 likes
  34. Selamlar gayet güzel bir çalışma olmuş ülkemiz'de bu yönlü çalışmaları görmek harika ! Bizde çalışmalarımızı silikon ile yapmaktayız. 2 maks 3 hafta'da koku kaybolacaktır ve teraryumu mutlaka havadar alanda bırakın balkon gibi. Böylece sorun ortadan kalkacaktır. Arka planın yapımına dair günlük ve bilgileri forum'da paylaşırsanız herkes bilgi sahibi olabilir. Keyifli forumlar.
    2 likes
  35. Çok teşekkür ederim . Bence siz de deneyin derim . Benim 2 yıl öncesine kadar arachnophobia m vardı . İlk tarantulamı aldığımda bir an önce sayıyı arttırdım .Şuan bende de 2 adet dev afrika salyangozu var .
    2 likes
  36. Bu güzel mesajınız için çok teşekkürler. Teşekkürler. Bizim bu girişimlerimiz devam ettikçe yukardakiler bir şekilde sesimizi duyacak ve gerekli gelişmeler olacaktır diye planlıyoruz.
    2 likes
  37. Gerçekten harika bir video ancak bu canlılar bu ülkede yasak bu iş nasıl çözülecek ?
    2 likes
  38. BRACHYPELMA SMITHI Meksika'da Sierra Madre Occidental ve Sierra Madre del Sur Dağları aralıklıklarında ve batı taraflarında yaşayan bir tarantula türüdür. Dişiler genellikle 25 yıl civarlarında erkekler ise 4-5 yıl yaşarlar. TANIM En popüler başlangıç türü olarak bilinirler. Siyah bacakları ve eklemleri üstündeki turuncu renkten adlarını alırlar. Genel davranışları itibariyle agresif olmadıkları için popülerliği yüksek olan bir tarantula türüdür. YAŞAM SÜRELERİ Brachypelma smithi türünün dişileri ortalama 25 yıl yaşamaktadır. Erkekler ise ortalama 4-5 yıl yaşarlar . Ayrıca oldukça yavaş büyüyen bir türdür. YAŞAM ALANI Bu tür orta boyutlu olduğundan çok büyük yere gerek yoktur 30x30 taban alanlı terraryum uygun olur.Teraryumda hava sirkülasyonu çok önemlidir . Bu yüzden teraryum için kullanılan kap veya akvaryuma hava delikleri açılmalıdır ve saklanabilecekleri mağara gibi oyuklar oluşturulmalıdır. Ayrıca nemin az (ortalama %50) olması gerekir. Sling hal hariç su kabı konulması tavsiye edilir. BESLENME Beslenme için büyük canlı yemler (kemirgenler) hariç un kurdu , morio kurdu , hamam böceği türleri , cırcır kullanılabilir .
    2 likes
  39. 2 likes
  40. Alacağınız erkek ile çiftleştirmeden önce eş tutmalarını gözlemleyin. yani birbirlerini tanımaları ve sevmeleri (sevmeyedebilirler) için mutlaka zaman bırakın. ve alacağınız erkek mümkün oldukça kızınızla aynı yaşta ve ölçü olarak vücutlarının aynı olmasına dikkat ediniz. şimdiden hayırlı olsun. gelişmelerden haberdar ederseniz seviniriz.
    2 likes
  41. LEOPARD GECKO ÜRETİMİ Leopard gecko yetiştirmek ve üretmek aslında çok zor bir iş değildir. ilk denemede bile gerekli koşulları sağladığınız sürece verimli bir şekilde yavru alabilirsiniz. Bunun en büyük kurallarından biri sağlıklı ve damızlık bir erkek ve dişi leopard geckoya sahip olmanızdır. CİNSİYET AYRIMI Leopard geckolarda cinsiyet farkı gözle görülür şekildedir. Canlının göbek kısmında arka bacakların ve kuyruğun birleştiği yerde ‘’ V ‘’ şekline sahip bir dizi gözenek vardır. Erkekler büyük gözeneklere sahiptirler ve dişiler ise kolayca görülmeyecek küçük gözeneklere sahiptirler. ÇİFTLEŞME ÇAĞI Leopard cinsi geckolar hızla büyür ve yaklaşık bir yılda olgunlaşırlar. Erkekler dişilere göre çok daha çabuk çiftleşmeye hazır olacaklardır. Sağlıklı bir yavru alabilmek için en uygunu canlı minimum 2 yakışında olmalıdır. Yumurtaları geniş olduğu için yumurta dökmek genç bir dişi için zor olabilir ve buda dişinin büyümesine zarar verebilir. ÇİFTLEŞME VE YUMURTA DÖKME Doğada çoğu çiftleşme ve yumurta dökme kışın sonlarında veya ilkbaharın başlarında gerçekleşir. Çiftleşme esnasında erkek dişinin boynunun üst kısmını ısıracaktır bu sadece bir çiftleşme ritüelidir. Yumurtaların geliştiğini dişide rahat bir şekilde farkedersiniz. Dişi zamanla kilo alacaktır. Yumurtalar hazır olduğunda dişi yumurtalar için bir çukur açar ve yumurtaları bu çukura döşemeye başlar. Yumurtaları anne altında bırakacaksanız hiç dokunmamanızı tavsiye ederim. Yerlerini değiştirmemeyede özen gösterin. KULUÇKA ORTAMI Leopard gecko yumurtaları çok sert değildir. ve sürekli büyümeye ve genişlemye devam eder. Bu sebeple kuluçka ortamı ve ortamın nemini kontrol etmeniz gerekecektir. Yumurtaları 5-6 camlik bir kapa yerleştirin. Hava sirkülasyonu için kapa birkaç ufak delik açmanızda fayda olacaktır. Zemin olarak yumurtaların altına kum , vermikülit, veya turba yosunu kullanabilirsiniz. Nemi kontrol edebilmek için en uygun olanı vermikülit tir. Ortam ıslak değilde nemli olmalıdır. Aşırı nem küflenmeye aşırı kuruluk ise yumurtanın çatlayıp bozulmasına sebep olacaktır. Kuluçka süresince ortam kuruyorsa sadece birkaç damla su nem için yeterli olacaktır. En iyi yavru alma yöntemi kuluçka makinası kullanmaktır. Kuluçka makinaları sıcaklığı tutarlı bir seviyede tuttuğu için yavru alma oranı daha da artacaktır. Kuluçka dönemindeki ortamın sıcaklığı doğacak yavruların cinsiyetinide belirler. Sıcak bir kuluçka ortamındaki yumurtalarda erkek yavruların sayısı daha fazla olacaktır. Kuluçka süresince sıcaklığınızı 25 °C ile 35 °C arasında tutmaya mutlaka önem gösterin. 25 derece ile 26 derece arası sıcaklıkta çoğunlukla dişi gecko çıkacaktır. 31 derece ile 33 derece arası sıcaklıkta ise çoğunlukla erkek gecko çıkacaktır. Sıcaklığa bağlı olarak yumurtalar 6 ile 12 hafta içinde kırılmaya başlayacaktır. Yüksek sıcaklıkta yumurtalar daha erken kırılmaya başlayacaktır. BOŞ YUMURTA Leopard gecko yumurtaları boş olabilir. Genç bir dişinin boş yumurta bırakması sıkça görülebilen bir durumdur. Bazendişi geckolar çiftleşmeden de yumurta dökebilirler. Yumurtalar boş ise birkaç hafta içinde mantarlaşmaya başlayacaktır. Leopard gecko üretiminde bu tip kurallara uyulduğu taktirde verimli bir şekilde yavru alabilirsiniz.
    2 likes
  42. Konuyu beğendiğinize sevindim . Sadece geckolar için değil neredeyse tüm sürüngenler için için kalsiyum desteği önemlidir. tüm canlılarda olduğu gibi geckolardada yeterli ve sağlıklı bir beslenme ve büyüme şartları karşılanmazsa o canlının yaşam süresinin kısa olacağı gibi verimliliğide az olacaktır. yukarıda belirttiğim boş yumurta dökme nin en büyük sebeplerinden biride kalsiyum eksikliğidir. bu nedenle yavru canlıların beslenmesinde genellikle yiyecekler kalsiym tozuna batırılmaktadır.
    2 likes
  43. Gerçekten Savannah monitorü beslemek istiyorsanız öncelikle maddi anlamda büyük sorumluluk almanız gerekir çünkü bu türde manevi değerler tamamen maddiyatla alakalıdır. Parmak boyunda aldığınız dostunuz kısa sürede büyüyüp , ihtiyaçları misli misli artacaktır. Gelin beraber maliyet giderlerine bakalım ; 1-Özel kocaman bir teraryum (en az 200x70x50) 2-Bir sürü ısıtıcılar 3-MVP ampuller 4-UVB 5-BESLENME* *(Beslenme giderleri en fazla olan egzotik canlı türlerinden biridir) Gerçekten bu giderleri karşılayabileceğinizi düşünüyorsanız dostunuzla birlikte 15 hatta 20 yıl birlikte güzel vakit geçirebilirsiniz. Not: Dikkat etmeniz geren bir diğer konu ise : Gerçekten çok sağlam kuyruk vuruşları vardır.Keskin pençe ve dişlerinin izlerini ömür boyu taşıyabilirsiniz. SAVANNAH MONITORU ALIRKEN Savannah monitoru alırken mutlaka vahşi doğadan alınmadığına(wild caught) , ev ortamında üretilmiş (captive born) bir yavru olmasına dikkat edin. (Büyük boy almanızı hem karakterini çözmeniz hemde size alışmasını zorlaştıracağı için tavsiye etmem). Almadan önce mutlaka hareketli olup olmamasına dikkat ediin , hatta en agresif olanını(defans içgüdüsü) tercih edin. NE KADAR BÜYÜR Erkekler 120 cm , Dişiler 90 cm boyutuna ulaşabilir. Şuana kadar görülen en uzun boy 1.50 cm olarak kayıt altına alınmıştır. Not: Ne kadar büyük alanda beslemeye başlarsanız o kadar hızlı büyürler. YAŞAM ALANI En önemli kısım !! Tüm monitor türlerinde almadan önce MUTLAKA yaşam alanını eksiksiz tamamlamalısınız. Piyasada bu ölçülerde hazır teraryum olmadığı için , özel teraryum yapmanız gerekmektedir.(www.egzotikturkiye.com dan size özel teraryum seçeneklerine göz atabilirsiniz) Önden sürgülü kapı sistemi olmasına ve 3 tarafının ahşap malzemeden kullanılmasına dikkat etmelisiniz.Gerekli sirkülasyon detaylarına dikkat edip,taban malzemesi için nem tutan malzeme seçmeniz faydalı olacaktır. 240x120x120cm teraryum en uygun ölçüdür. Fazlası her zaman size ve dostunuza artı değer olarak geri dönecektir. 8) Monitor türleri kazmayı çok severler dolayısı ile taban kısmını sağlam , çizilmez ve su geçirmez olduğunu kontrol edin. NEM VE SU Savannah Monitorleri tropikal hayvanlardır ve yüksek nem ihtiyacı duyarlar.Nem aralığı %50-%70 arasında olmalıdır.Güneşlenme alanı ve soğuk alan arasında nem farkının farklı olması kabul edilebilir ve normaldir.Nem yapmak üzere üretilmiş özel ürünler kullanabilir yada sprey yaparak istediğiniz nem oranını sağlayabilirsiniz. Temiz su her gün kabında bulundurulmalıdır.Kabın büyük olması ara sıra banyo yapması için avantaj sağlar fakat rutin temizlik yapılması gerekir.Bununla birlikte dışkılarını suya yapmaları kaçınılmazdır, hastalıkların ve ortam temizliğini korumanız için su kontrolü önemli rol oynar.(Akvaryumlar için üretilen temizleme motorlarını kullanabilirsiniz) BESLENME Uzman araştırmacıların rapor sonuçlarına göre evde beslenen monitor türleri tam anlamıyla doğal yaşamındaki yüksek besin değerlerini alamazlar.Canlınıza yemek verirken mutlaka twizers(sürüngen cımbızı) kullanın, ASLA parmağınızla yada avucunuzla yedirmeye çalışmayın.Ufakken daha çok böcek türleri vermeyi deneyin.Orta boya geldiğinde haftada bir az biktarda kediler için üretilen konserve mamalardan verebilirsiniz.Büyüdüğünde daha çok çiğ et vermelisiniz. Böcekler : Çekirge , Un kurdu , Morio Kurdu , Dubia , Tartara , Karides Diğer : Fare türleri , Bıldırcın yumurtası , Haşlanmış yumurta , Anole Türleri , Küçük tatlı su balıkları Bebekler her gün doyana kadar beslenmeli.Obezitenin önüne geçmeniz için banyo yaptırabilir , egzersiz ve sindirim sürecini hızlandırabilirsiniz.(Savannah Monitorleri obeziteye eğilimli canlılardır ve yaşam süreleri kısalır).Haftanın 3 günü vereceğiniz besini D3 kalsiyum takviyesiyle sunmalısınız. Büyüdüklerinde her gün beslenme yerine vereceğiniz miktara göree dengeli bir beslenme programı hazırlamalısınız. IŞIK ve ISI Teraryum ortamını 2 kısımda ele alırsak ; 1- Orta kısım : 24°C (saklanma kısmı) 2-Güneşlenme kısmı : 50°C-60°C (kaya üstünde güneşlenme alanı) Not: 3x50w halojen lamba alanın büyüklüğüne göre yetebilir. Gece sıcaklığı 20°C derecelere kadar düşebilir.Eğer daha fazla düşüyorsa seramik ısı ampulu yada ısıtıcı ped kullanabilirsiniz. TERMOMETRE , NEM ÖLÇER MUTLAKA KULLANMALISINIZ !! (2xTermometre 1xHidrometre) UVB 5.0 veya üzeri ampul kullanmanız şarttır. EVCİLLEŞTİRME Bu durum tamamen canlının karakterine ve sizin sabrınıza bağlıdır.En iyi yöntem cımbızla yemek verirken yavaşça elinize temas etmesiyle başlar ve tecrübe ile hızlanır.
    2 likes
  44. Teşekkür ederim arkadaşlar, elbette gecko diğer sürüngenlere göre bakımı ve üretimi biraz daha kolay olduğunu görüyoruz benim gecko üretim tecrübem olmadı lakin edindiğim bilgilerden bir konu derleyebilirim.
    2 likes
  45. paylaşım için teşekkürler gerçekten güzel olmuş. Sanırım üretilmesi en kolay sürüngenlerden biriside geckolar değil mi ? Yavru almak isteyenler için bir rehberiniz olacak mı konu olarak ?
    2 likes
  46. Merhaba arkadaşlar yabancı bir kaynaktan çevirdiğim, canlı yemlerin besin değerleri tablosunu forumumuza sunuyorum hatalarım varsa affola.
    2 likes
  47. SAKALLI EJDER (POGONA VİTTİCEPS) Dağılım: Avustralyanın tamamında bulunur. Habitat: çöller, fundalık alanlar ve okaliptus ormanları gibi geniş bir yelpazede yaşarlar. Yetişkin Uzunluğu: erkek 60 cm dişi 51 cm Yaşam süresi: Ortalama 10 yıl Pogona genellikle sakallı ejder olarak bilinen sekiz kertenkele türünün bulunduğu sürüngenlerin bir türüdür. Sakallı ejder ismi kertenkelenin boğazının alt kısmında bulunan çıkıntılardan gelmektedir. Usta tırmanıcılardır. Diğer sürüngenlere kıyasla sert doğaları ve kolay bakımları nedeniyle çoğu zaman evcil olarak beslenilmektedir. Bazıları son derece zeki ve iyi huyludur. Sakallı ejderlerde ilkel zehir bezlerinden kaynaklanan hafif bir zeihr üretir. Fakat bu zehir insanlara karşı zararsız olmasına rağmen daha küçük boyutlu hayvanlara karşı etkilidir. Sakallı Ejder Alırken Sakallı ejder alırken dikkat etmeniz gerekn bir kaç tane husus vardır. Alacağınız canlının kuruğunun yay şeklinde yukarıya doğru kalkık olmasına (kuyruğunun kopuk olmamasına dikkat edin). Kafasının dik gözlerinin parlak olmasına ve tırnaklarının kırık olmamasına dikkat edin. Eğer ilk defa besleyecekseniz yetişkin bir canlı almayı tercih edin çünkü sakallı ejderlerin yavruları kolaylıkla strese girerler. Teraryum Sakallı ejderler Zamanlarının çoğunu çalılık ve ağaçlarda geçiriler ve sık sık kayalıklara yaslanırlar. Çok zıcak dönemlerde ise çoğunlukla yer altına gömülürler.Bu nedenle teraryumlara daha çok kayalı çöl teması verilmesi daha doğru olur. Yetişkin bir sakallı ejder için en uygun teraryum ölçüleri 140 x 45 x 45 şeklindedir. Minimum teraryum ölçüleri ise 75 x 45 x 35 şeklindedir. Taban Malzemesi Sakallı ejderler Çok sıcak dönemlerde çoğunlukla yer altına gömülürler.Bu nedenle teraryumlara daha çok kayalı çöl teması verilmesi daha doğru olur. taban malzemesi olarak ince taneli kum kullanılması daha doğrudur. Fakat yinede isteğinize göre farklı taban malzemeleride kullanabilirsiniz. Alacağınız kumlara dikkat ediniz ve sürüngenler için üretilenleri tercih ediniz. Kalsiyum kumlarını KESİNLİKLE kullanmayınız. Dekor Sakallı ejderler Zamanlarının çoğunu çalılık ve ağaçlarda geçiriler ve sık sık kayalıklara yaslanırlar. Dolayısıyla Dekor olarak bir iki tane kaya ve bir kaçtane tırmanabileceği dal parçaları koyabilirsiniz. Su Sakallı ejderler çoğu sürüngenler gibi genellikle kayaların veya yaprakların üzerindeki damla halindeki suları içmeyi severler bu nedenle teraryumunuzu ara sıra spreyleyebilirsiniz. Veya su kabıda kullanabilirsiniz. Isı Nem Ve Işık Sıcaklık sakallı ejderler için önemli bir faktördür. Küçükler için ideal sıcaklık: 43°C Yetişkin erkekler için ideal sıcaklık: 35°C olmalıdır. Isıyı sağlamak için en iyi yol termostatlı ısıtma kayalardır. Sıcaklıklar gece 8 - 9 °C düşürülebilir. UVB aydınlatması bu canlılar için gereklidir. Yaz aylarında günde 12 saat kışın ise günde 8 saat boyunca UVB ışığına maruz kalmaları gerekir. UVB ışıkları teraryumun üstünde ve aşağıya doğru ışık saçacak şekilde sabitlenmelidir. UVB ışığı ciltte D3 vitamininin sentezlenmesine ve diyetteki kalsiyumun emilmesini kolaylaştırır. Bir UVB ampulü sadece 6-8 ay UVB ışınları yayabilirler. Bu nedenle yılda en az 2 defa değiştirilmelidir. Beslenme Sakallı ejderler Etobur ve Otobur özelliğini taşır. Yavru iken et ağırlıklı bir diet uygulanırken erişkinlikten itibaren sebze ağırlıklı bir diet uygulanmalıdır. Verilen yemler ufak parçalar halinde (serçe parmağınızın tırnağı kadar) olmalıdır. Dubia, unkurdu, çekirge gibi böceklerle beslenilebilir. Besinlerin labaratuar üretimi olmasına dikkat ediniz. Doğadan yakaladığınız besinlerin parazit taşıma olasılığı yüksektir. Besinleri servis etmeden önce kalsiyum d3 içeren maddelere bulandırılıp servis edilmesi canlının sindirimini kolaylaştıracaktır. Sebze olarak turp, bezelye, havuç (nadiren), mantar, elma, kivi, muz, haşlanmış pirinç, mısır(Nadiren) verilebilir. Deri Değişimi Ve Kış Uykusu Deri değişimi döneminde çok fazla rahatsız etmeyiniz ve teraryumu mutlaka nemli tutmaya özen gösteriniz. Kış uykusuna yatırmadan 2 gün önceden beslenmeyi kesiniz. Ve etap etap sıcaklığı düşürünüz. Uyandırmak için tekrar sıcaklığı etap etap arttırınız. Kış uykusu zorunlu değildir. Fakat çiftleştirme düşünceniz varsa kış uykusuna yatırmanız canlının cinsel açıdan performansını arttıracaktır. 1 Teraryum 2 Ejder Birden fazla ejder beslemek istiyorsanız en fazla 1 tane erkek olmasına dikkat ediniz. Ve canlıların hemen hemen aynı boyutlarda olmasına özen gösteriniz. Ejderler tehtit altında iken vücut büyüklüklerini kullanarak savunmaya geçtiği için aynı boyutlarda canlı almanız daha az stresli ve kavgalı bir yaşam sunacaktır. Sakallı ejder için gerekli olan tüm ihtiyaçlarınızı surungenpazari.com'da rahatlıkla bulabilirsiniz. Kaynak; http://www.reptilesmagazine.com/Care-Sheets/Lizards/Bearded-Dragon/
    2 likes
  48. İGUANA Dağılım: Tropik vesubtropikal kuzey ve güney amerikada, paraguay ve arjantine kadar dağılımları vardır. Habitat: ağaçlar. Yetişkin Uzunluğu: 1.3 – 2 metre Yaşam süresi: Ortalama 19 – 21 yıl İguana tropikal iklimde yaşayan egzotik bir kertenkele türüdür. Otobur bir türdür. Erkek iguana dişilere nazaran daha saldırgandırlar ve kendilerini korumak için kuyruklarını tıpkı birer kırbaç gibi savururlar. İguana Alırken İguananızı aldığınız zaman ilk 1 hafta canlıyı yalnız bırakın. Böylelikle yeni evine alışır ve ilk stresi atmış olur. Teraryum İguanalar büyük canlılar oldukları için teraryumlarıdı rahat hareket edebilecekleri büyük alanlar olmalıdır. En az 2m ² Teraryumlarında tel kafes kullanılabilir fakat nem ve ısı faktörlerinin ayarlanabilmesi için cam kafesler tercih edilir. Taban Malzemesi İguanalar için talaş türü taban malzemelerini kullanmamanızı tavsiye ederim. Daha kum (kalsiyum kumu hariç), kuru otlar kullanılabilir. Dekor Dekor olarak pek bir seçiciliği olmadığı için doğasına uygun bir şekilde dekore edebileceğiniz gibi kendi zevkinize görede dekore edebilirsiniz. Su İguana çoğu sürüngenler gibi genellikle kayaların veya yaprakların üzerindeki damla halindeki suları içmeyi severler bu nedenle teraryumunuzu ara sıra spreyleyebilirsiniz. Veya su kabıda kullanabilirsiniz. Isı Nem Ve Işık Sıcaklık İguana için önemli bir faktördür. Küçükler için ideal sıcaklık: 43°C Yetişkin erkekler için ideal sıcaklık: 35°C olmalıdır. Isıyı sağlamak için en iyi yöntem minimum 30 cm’lik mesafe olacak şekilde bir ampuldür. Sıcaklıklar gece 8 - 9 °C düşürülebilir. UVB aydınlatması bu canlılar için gereklidir. Yaz aylarında günde 12 saat kışın ise günde 8 saat boyunca UVB ışığına maruz kalmaları gerekir. UVB ışıkları teraryumun üstünde ve aşağıya doğru ışık saçacak şekilde sabitlenmelidir. UVB ışığı ciltte D3 vitamininin sentezlenmesine ve diyetteki kalsiyumun emilmesini kolaylaştırır. Bir UVB ampulü sadece 6-8 ay UVB ışınları yayabilirler. Bu nedenle yılda en az 2 defa değiştirilmelidir. İguanalar tropikal ortamlara yaşayan canlılardır dolayısıyla doğasında olduğu gibi teraryumundada nem miktarının fazla olması gerekir. Sizlere tavsiyem hazır nemlendirme sistemleri kullanmanızdır veya imkanınız var ise günde 3 defa spreyleme yapmalısınız. Beslenme İguanaların beslenmesi %20 sebze %80 meyve şeklinde olmalıdır. İguanaların beslenmesinde genellikle salatalık, marul, karahindiba, kayısı, domates, bezelye, armut, dut yaprağı vs gibi besinler verilebilir. Brokoli, karnıbahar, Ispanak, havuç, mısır kesinlikle VERİLMEMELİDİR. Tırnak Kesimi İguanaların tırnaklarında kılcal damarlar bulunmaktadır. Bu nedenle bir veteriner tarafından kesilmeleri daha sağlıklıdır. Veya güçlü bir beyaz ışık yardımı ile kılcal damarları görecek şekilde sizde kesimlerini yapabilirsiniz. Cinsiyet Ayrımı Ve Çiftleşme Dönemi Erkeklerde kuyruk ile arka bacak kesişiminde 2 ayrı yumurtalık görülürken dişilerde 1 tane yumurtalık görülür Çiftleşme döneminde uzak durmanızı tavsiye ederim çünkü tam anlamıyla canavara dönüşmektedir. Çiftleşme döneminde aşırı saldırgan olan iguanaların kuyruk vurma ısırma gibi huyları olacaktır. Bunlar acı verici hatta dikişlik bile olabilir. Bu dönemde canlıyı rahat bırakın veya temas halinde kalın bir eldiven kullanın. İguana için gerekli olan tüm ihtiyaçlarınızı surungenpazari.com'da rahatlıkla bulabilirsiniz. Kaynak; http://www.greenigsociety.org/firsttimers.htm
    2 likes
  49. YEMEN BUKALEMUNU (CHAMAELEO CALYPTRATUS) Dağılım: suudi Arabistan, yemen Yetişkin Uzunluğu: erkek 60 cm dişi 45 cm Yaşam süresi: erkek 6-8 yıl dişi 4-6 yıl Peçeli bukalemun olarak ta bilinir. İlk defa bukalemun besleyecekler için ideal ve büyük bir bukalemun türüdür. Fakat şimdiden uyarımı yapayım bu türden rengini sürekli değiştirmesini pek fazla beklemeyin. Yemen bukalemunları cinsel olarak dimorfiktir. Yani yetişkinlerde bu türün erkek ve dişileri farklı görünür bu nedenle kolaylıkla ayırdedilebilir demektir. Yetişkin bir dişi olanlardan biraz daha büyüktür ve en çarpıcı özellikleri büyük krestidir. Teraryum Bukalemunların dikey olarak tırmanabilmeleri için genişten daha uzun bir teraryuma ihtiyaçları vardır. Küçükler için ideal teraryum boyları: 40x40x80 cm Yetişkin dişi için ideal teraryum boyları: 45x45x90cm Yetişkin erkek için ideal teraryum boyları: 60x60x120cm olmalıdır. Teraryumda mutlaka havalandırma delikleri olması gerekir aksi taktirde hava eksikliğinden bakterilerin çoğalması görülür ve muhtemelen solunum hastalığına sebep olur. Taban Malzemesi Bukalemun teraryumlarında taban malzemesi olarak taneli (malç, toprak vs.) kullanılmamalıdır. Bukalemunları genellikle zemine zaman geçirmezler fakat her ihtimale karşı beslenme esnasında tanelerin diline yapışmaması için taneli zemin kullanılmamalıdır. Dekor Dekor olarak seçeceğiniz malzemelere dikkat etmeniz gerekir yerleştirdiğiniz dekorlar iyi sabitlenmelidir aksi taktirde dekorun dile yapışması halinde beslenirse zarar görebilir. Dekor olarak dallara ve tırmanabilecekleri alanlara çoğunluk gösteriniz. Su Bukalemunlar bir su birikintisinden ziyade bitkilerin üzerindeki damla halindeki suları tercih ederler. Bu sebeple teraryumunuzda olması gerekenlerden biri su damlatma sistemleridir. Bunları hazır bir şekilde satın alabilir veya kendinizde tasarlayabilirsiniz. Damlatma sistemi teraryumun üstüne yerleştirilmelidir. Böylece su damlacıklar halinde bitkilerin yapraklarında birikir. Isı Nem Ve Işık Sıcaklık bukalemunlar için önemli bir faktördür. Küçükler için ideal sıcaklık: 26°C - 29°C Yetişkin erkekler için ideal sıcaklık: 32°C - 35°C Yetişkin dişiler için ideal sıcaklık: 26°C - 29°C olmalıdır. Isıyı sağlamak için en iyi yol termostatlı ısıtma kayalardır. Sıcaklıklar gece 10-12 °C düşürülebilir. Bu canlının başarılı bir şekilde beslenmesinde en önemli faktörlerden biri de nem gereksinimidir. Suudi Arabistan da yağışlar az olmakla birlikte bukalemunlar, böceklerin zamanlarının çoğunu su deliklerinin ve havuzların çevresinde geçirdiği yerleri tercih ediyorlar. Bu nedenle teraryumun günde birkaç kez hafifçe kurutulmas teraryumun ıslanmamasına dikkat edilmesine önem gösterilmelidir. Nem oran % 50 -60 oranında tutulmalıdır. Nemi damlatma sistemi ile birlikte canlı bitkilerle de sağlayabilirsiniz. UVB aydınlatması bu canlılar için gereklidir. Yaz aylarında günde 12 saat kışın ise günde 8 saat boyunca UVB ışığına maruz kalmaları gerekir. UVB ışıkları teraryumun üstünde ve aşağıya doğru ışık saçacak şekilde sabitlenmelidir. UVB ışığı ciltte D3 vitamininin sentezlenmesine ve diyetteki kalsiyumun emilmesini kolaylaştırır. Bir UVB ampulü sadece 6-8 ay UVB ışınları yayabilirler. Bu nedenle yılda en az 2 defa değiştirilmelidir. Beslenme Canlı yiyeceklere erişebildiğiniz sürece bukalemun beslenmesi nispeten kolaydır. Sunulabilecek gıdalar kriket, çekirge, unkurdu, güve, solucan, sinek, ipek böceği, pinky, vs. Bunların dışında ek gıda olarak Havuç, tatlı patates, brokoli, ıspanak, portakal, tahıllar, vs. gibi yemlerle de beslenebilir. Yeni doğanlar: günde birkaç kez yiyebilecekleri kadar çok küçük cırcır böceği 3-6 aylık çocuklar: günlük 10-12 küçük cırcır böceği 6-12 aylık çocuklar: 10-12 orta boy cırcır böceği 12 aydan büyük yetişkinler: 7-10 büyük boy cırcır böceği şeklinde beslenebilir. Özellikle damızlık dişilerin sağlıklı ve çeşitli beslenmeleri çok önemlidir. Kolayca kalsiyum eksikliğinden kaynaklanan metabolik kemik hastalıklarından muzdarip olabilirler. Diyetlerine gerekirse kalsiyum ve vitamin tozu ekleyebilirsiniz. Üreme Yetişkin dişi bir bukalemunun yumurta vermesi için bir erkeğe ihtiyacı yoktur. Bukalemunlar tıpkı tavuklar gibi belli periyotlarda yumurtlayabilirler fakat bu yumurtada döllenme olmadığı için tamamen kısır bir yumurtlama olacaktır. Üretme için dişilerin en az 1 yaşında olmasına özen gösteriniz. Ve yumurtlama durumunda kesinlikle rahatsız etmeyiniz. Rahatsız edildiği taktirde koruma içgüdüsüyle yumurtlamayı keser ve bu sağlığını olumsuz yönde etkiler. 1 Teraryum 2 Bukalemun Her teraryumda sadece bir bukalemun olmalıdır. Bukalemunları betta türü balıklar gibi düşünün çok güzeller ama başkaları ile yaşayamıyorlar. Hatta olayı biraz abartalım teraryumda kendisini yansıtacak herhangi bir cismin olmamasına dikkat edin. Çünkü yansımasını gördüğünde dahi saldırı pozisyonu almasına sebep olur. Aşırı saldırganlık canlının strese girmesine sebep olur ve beslenmesinde kesilmeler görülür. Deri Dökme Deri dökme zamanlarında Teraryumun nem oranını arttırmanız canlının daha rahat ve daha az stresler derisini değiştirmeye olanak sağlar. Yemen bukalemunu için gerekli olan tüm ihtiyaçlarınızı surungenpazari.com'da rahatlıkla bulabilirsiniz. Kaynak; https://www.exotic-pets.co.uk/veiled-chameleon.html https://www.chameleonforums.com/care/caresheets/veiled/
    2 likes
  50. CORN SNAKE (MISIR YILANI) PANTHEROPHİS GUTTATUS Yaşam alanı: Büyümüş tarlalar, orman açıklıkları ve ağaçlar Dağılım: Güneydoğu ve Ortadoğu boyunca bulunan Amerika birleşik devletleri. Yetişkin Uzunluğu: 60-180 cm Yaşam süresi: 20+ yıl Uysal canlılardır. Isırma konusunda isteksizdirler. Ilımlı ve ideal boyutlarda olması, çekici desenleri olması ve nispeten basit bakımlar ile beslenebilmesi onları popüler yapmıştır. Desen ve şekil olarak zehirli yılan türlerine benzer ve bu benzetmeden dolayı sıklıkla öldürülür fakat sanılanın aksine zehirsiz hatta insanlar için faydalı bir türdür. Desen olarak genellikle damalı desenleri olduğu için mısır çekirdeklerine benzer ve isimleri buradan gelir. Almadan önce Yılan almadan önce en az iki defa düşünmenizi tavsiye ederim. Evde yaşadıklarınızla ortak karar verip almanız hem sizin için hem de canlı için daha doğru olur. Yılanları diğer canlılar gibi kabul edilmediğinde sokağa bırakamayacağınızı unutmayınız. Ayrıca yılanlar uzun ömürlü canlılardır eğer bir yılan almak istiyorsanız en az 10 yıllık bir arkadaşlık kurabilecekseniz almanızı öneririm. Yılan almadan önce alacağınız yılanın sağlığını kontrol etmenizde fayda vardır. yılanın sağlıklı olduğundan emin olmak için onu iki elinizin için alın ve parmaklarınızın arasında dolaşmasına izin verin. Eğer herhangi bir topaklık hissediyorsanız bu kırık bir kaburganın veya bir tümörün işaretçisidir. Aynı zamanda vücudunda kızarıklık veya şişkinlik olmadığına dikkat edin. Bunlar iç parazit belirtileridir. Gözlerini kontrol edin açık ve uyanık olmalıdır ve ağzını kontrol edin yılanların salyası mukussuz olur eğer mukoza benzer bir yapıdaysa solunum yolu enfeksiyonu kapmış olabilir. Son olarak yılanı bıraktıktan sonra ellerinizi inceleyin herhangi bir kan izi var mı diye. Teraryum Mısır yılanlarının teraryumları basit ve az masraflıdır. Plastik bir kap veya cama-cam akvaryumlarda kaçmasına mani olacak bir şekilde (yılanlar çıkamaz dediğiniz en ufak delikten rahatça çıkabilirler.) basit dekor amaçlı üretilmiş malzemelerle kolaylıkla teraryum hazırlayabilirsiniz. Taban Malzemesi Mısır yılanları genellikle gevşek yapılı taban malzemelerini severler (odun talaşı, gazete vs.). Seçeceğiniz taban malzemesi kolay bakteri tutmayacak cinsten ve orta derecede nem tutucu özelliği olacak türden ve kolay temizlenebilen türden olmalıdır. Dekor Teraryuma yapacağınız dekorda tamamen özgürsünüz fakat dikkat etmeniz gereken bir iki nokta var. Genellikle hobiye yeni başlayanların ilk hatası teraryumu dekore ederken doğadan topladıkları dal ve taşları kullanırlar. Bu doğal bir görünüm verir fakat yılanınızın sağlığı için pek tavsiye edilmez. Nedeni ise doğadan topladıklarınızı her ne kadar temizleseniz de tam anlamıyla dezenfekte edemezsiniz ve teraryumda oluşacak nemden dolayı bakteri ve parazitler tekrar canlanacaktır. Yılanlar çok nadir hayvanlar oldukları için bu konularda özenli olmanızı öneririm. Teraryumu dekore ederken mısır yılanları için mutlaka birden fazla saklanma alanı oluşturmayı ihmal etmeyin. Yaptığınız dekorda kullandığınız malzemelerde keskin ve sivri çıkıntıların olmamasına dikkat edin. Su Diğer canlılar gibi yılanlar içinde su olmazsa olmazlardandır. Yılanın rahatça uzanabileceği fazla derin olmayan bir kap içinde su koyabilirsiniz. Yılanınız içine pislemediği taktirde 2 günde bir suyu tazelemeniz yeterli olacaktır. Isı Ve Nem Isı ve Nem faktörleri yılanlar için çok önemlidir. Yılanlar soğukkanlı hayvanlar oldukları için kendi vücut ısılarını kontrol edemezler. Dolayısıyla bu konuda bizim onlara yardımcı olmamız gerekir. Teraryumda serin ve ılık olmak üzere iki alan oluşturmamız gerekiyor. Böylece canlı ısınması gerektiğinde sıcak soğuması gerektiğinde de soğuk bölgeyi kullanacaktır. Sıcak alan için ortalama sıcaklık 28°C-30°C soğuk alan için sıcaklık 25°C-26°C olmalıdır. Sıcak alanı ayarlanabilir ısıtıcı ped veya ısıtıcı kaya ile ayarlayabilirsiniz. Soğuk alanı ise ısıtıcı fazla geliyor ise soğuk bölümün üstünde kapakta açacağınız havalandırma delikleri ile ayarlayabilirsiniz. Nem ise yılanların derileri için önemlidir. Hafif nemli bir deri yılanın daha rahat hareket etmesine olanak sağlar. Bir teraryumda ortalama nem oranı %70-80 arasında olması idealdir. Nem oranı düştüğü zaman hafif bir spreyleme yöntemi ile yılanı rahatsız etmeden su sıkarak nem oranını arttırabilirsiniz veya yağmurlama sistemi kurarak ta halledebilirsiniz. Beslenme Mısır yılanları yavru iken doğada çekirge, salyangoz gibi böcek türleri ile beslenirken yetişkinlik dönemlerinde fare kuş gibi canlılarla beslenir. Yılanınız yavru ise laboratuvar üretimi pinky, çekirge, fasulye böceği gibi ürünlerle besleyebilirsiniz. Yetişkin zamanlarında ise lab faresi, gonzalez, bıldırcın yavrusu gibi ürünlerle besleyebilirsiniz. Vereceğinizi besinin laboratuvar üretimi olmasına özen gösteriniz zira doğadan topladığınız yemler bakteri taşıma olasılığı yüksek olduğu için yılanınıza zarar verecektir. Canlı yerine dondurulmuş besin kullanın aksi taktirde yılanınız acemi ise saldırı anında alacağı bir yara ileride enfeksiyon kapmasına hatta inatçı bir yem ise derin yaralar sonucu yılanın ölümüne sebep olacaktır . Yılanınızı beslerken teraryumun dışında ayrı bir kapta beslemenizi tavsiye ederim. Teraryum içinde beslenen bir yılan acıktığı zaman sevmek için dahi elinizi uzattığınız zaman elinizi yem zannedip ufak bir saldırı yapacaktır. Yılanınızı beslerken vereceğiniz yemin yutabileceği boyutta olmasına dikkat ediniz.(vücut kalınlığından max. 2 kat büyüklük idealdir.) Yemi yedikten sonra min. 6 saatlik bir sindirme vakti bırakınız. Bu 6 saat içinde yılanı elinize almayın ve sarsmayın aksi taktirde strese girip yemi sindirmeden kusabilir. Yavru bir mısır yılanını 3-4 günde bir beslemeniz, yetişkin bir mısır yılanını ise 7-8 günde bir beslemeniz yeterli olacaktır. Fazla besleme canlının gelişmesini hızlandırır fakat yaşam süresini düşürür. Eğer yılanınız yem kabul etmez ise fazla ısrarcı olmayın stres altında olabilir ona biraz zaman tanıyın. Eğer yine de yemi yemez ise son çare olarak ufak parçalar halinde yavaş ve nazik hareketlerle cımbız yardımıyla yemi boğazına kadar sokun ve hafif masaj hareketleri ile yemi yutmasına yardımcı olun. Üreme Mısır yılanlarının üretilmesi nispeten kolaydır. Üretime geçmeden önce kış uykusuna yatırılmasına gerek yoktur fakat daha olumlu ve sağlıklı bir üreme için yine de kış uykusuna yatırılmaları tavsiyemdir. Kış uykusundan uyandıktan sonra 1-2 hafta içinde bir deri değişimi gözlemlenir. Deri değişimi olduktan sonra dişi ve erkek aynı teraryuma konulur. Birbirlerini tanıdıktan sonra çiftleşme danslarını yapmaya başlayacaktırlar (biraz sert geçebilir panik yapmayın). Çiftleşmeden sonra erkek ve dişiyi ayırabilirsiniz fakat bir birlerine saldırma durumu yoksa ve teraryum 2 yılan için yeterli ise aynı teraryumda kalmaları ve 2-3 defa çiftleşmeleri yumurta döllenmesini daha olumlu sonuçlandırır. Çiftleşmeden ortalama 1 ay sonra dişi yumurta 12-24 tane yumurta bırakır. Yumurtaların sıcak ve nemli bir ortamda saklanması gerekir ve 10 hafta sonra yavrular yumurtadan çıkmaya başlar. 1 Teraryum 2 Yılan Mısır yılanları uysal oldukları için tek bir teraryumda iki adet besleyebilirsiniz fakat teraryum ve koşulları buna göre ayarlamanız lazım. Taban alanı daha büyük bir teraryumda en az 4 tane saklanma alanı en az 2 tane su kabı mutlaka olmalıdır ve seçeceğiniz yılanların desen ve renklerinin birbirine yakın olmasını tercih edin. Eğer ikisi zıt desen ve renkli ise birbirlerini tehdit olarak görmeleri bir ihtimaldir. Kış Uykusu – Deri Değiştirme Yılanların metabolizmalarının sağlığı için yılda en az 1 defa kış uykusuna yatmaları gerekmektedir. Yılanınız kış aylarında yem yemeyi azaltır, hareketleri yavaşlar ve genellikle soğuk yerde vakit geçirirse bilin ki kış uykusuna hazırlanmaktadır. Bu belirtilerden sonra teraryum sıcaklığını 20°C-21°C yapmanız yeterli olacaktır. Sağlıklı bir yılan yılda ortalama 12 defa deri değiştirir. Deri değiştirme döneminde gözleri solgunlaşır, desenleri ve renkleri matlaşır ve genelde dinlenmeye çekilirler. Bu durumlarda teraryum sıcaklığını 1-2 derece arttırmanızda ve nem oranını arttırmanızda fayda vardır. Eğer yılanınızın deri değiştirmede sıkıntı çektiğinizi fark ederseniz yılanı sarsmadan nazikçe elinize alıp su yardımı ile hafif masajla deri değişimine yardımcı olabilirsiniz. Teraryum Temizliği Teraryum temizliğinde kesinlikle kimyasal madde kullanmayınız. Az miktarda saf alkol kullanabilirsiniz fakat ardından bolca durulamanızı öneririm. Pisletmediği taktirde 2 günde bir su değişimi. Haftada bir taban malzemesi karıştırma(alt-üst etme). Ayda bir Taban malzemesi değiştirme. 3 ayda birde komple bakım ve temizlik yapmanız yılanınızın sağlıklı ve temiz bir teraryumda yaşamasına olanak veriri. Corn snake için gerekli olan tüm ihtiyaçlarınızı surungenpazari.com'da rahatlıkla bulabilirsiniz. Kaynak; https://en.wikipedia.org/wiki/Corn_snake http://www.wikihow.com/Care-for-a-Corn-Snake
    2 likes